Suç duyurusu nasıl yapılır? sorusu, vatandaşlar arasında sıklıkla sorulan sorulardan biridir. Yazılı veya sözlü olarak savcılığa yahut karakola yapılan suç duyurusu, soruşturma başlaması için atılan adımlardan biridir. Aynı zamanda suç duyurusu, internet üzerinden Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi (CİMER) üzerinden de yapılabilmektedir.
Bu yazımızda önce suç duyurusunun ne olduğuna ne şekillerde ve nasıl yapılabildiğine, kimlerin başvurabileceğine; ardından bazı hukuki esaslara ve sürece ilişkin bazı gerekliliklere değineceğiz.
İÇİNDEKİLER
- SUÇ DUYURUSU NEDİR? CMK 158 İHBAR VE ŞİKAYET
- KİMLER SUÇ DUYURUSUNDA BULUNABİLİR?
- İSİMSİZ SUÇ DUYURUSU YAPILABİLİR Mİ?
- SUÇ DUYURUSU NEREYE YAPILIR?
- SAVCILIĞA SUÇ DUYURUSU NASIL YAPILIR?
- KARAKOLA SUÇ DUYURUSU NASIL YAPILIR?
- SUÇ DUYURUSUNDA BULUNMA SÜRESİ NE KADARDIR?
- SAVCILIK SORUŞTURMASI NE KADAR SÜRER?
- SUÇ DUYURUSU AVUKATLIK ÜCRETLERİ
- SUÇ DUYURUSU DİLEKÇESİ NASIL YAZILIR?
- SUÇ DUYURUSU YETKİLİ SAVCILIK
- SUÇ DUYURUSU DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ
- SIKÇA SORULAN SORULAR
- Savcılığa Suç Duyurusu Ne Zaman Sonuçlanır?
- Suç Duyurusunda Bulunmak İçin Ne Yapmak Lazım?
- Suç Duyurusunun Geri Alınması Mümkün Mü?
- Mağduru Olunmayan Bir Suça İlişkin Savcılığa Suç Duyurusunda Bulunulabilir Mi?
- Hakkımda Şikâyet Varsa Savcı Kaç Günde İfadeye Çağırır?
- Savcılığa Suç Duyurusu İnternetten Yapılır Mı?
- Adıma Suç Duyurusu Var Mı?
- Suç Duyurusu Nereden Takip Edilir?
- Suç Duyurusu E-Devlette Çıkar Mı?
- Şikayetçi Olduğum Dosyayı Nasıl Görebilirim?
- Savcılığa Şikâyet Dilekçesi Ücreti Ne Kadar?
- Karakoldan Suç Duyurusunda Bulunulur Mu?
- Savcılığa Suç Duyurusu Nereden Yapılır?
SUÇ DUYURUSU NEDİR? CMK 158 İHBAR VE ŞİKAYET
- Suça ilişkin ihbar veya şikâyet, Cumhuriyet Başsavcılığına veya kolluk makamlarına yapılabilir.
- Valilik veya kaymakamlığa ya da mahkemeye yapılan ihbar veya şikâyet, ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilir.
- Yurt dışında işlenip ülkede takibi gereken suçlar hakkında Türkiye’nin elçilik ve konsolosluklarına da ihbar veya şikâyette bulunulabilir.
- Bir kamu görevinin yürütülmesiyle bağlantılı olarak işlendiği iddia edilen bir suç nedeniyle, ilgili kurum ve kuruluş idaresine yapılan ihbar veya şikâyet, gecikmeksizin ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilir.
- İhbar veya şikâyet yazılı veya tutanağa geçirilmek üzere sözlü olarak yapılabilir.
- (Ek: 15/8/2017-KHK-694/145 md.; Aynen kabul: 1/2/2018-7078/140 md.) İhbar ve şikâyet konusu fiilin suç oluşturmadığının herhangi bir araştırma yapılmasını gerektirmeksizin açıkça anlaşılması veya ihbar ve şikâyetin soyut ve genel nitelikte olması durumunda soruşturma yapılmasına yer olmadığına karar verilir. Bu durumda şikâyet edilen kişiye şüpheli sıfatı verilemez. Soruşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar, varsa ihbarda bulunana veya şikâyetçiye bildirilir ve bu karara karşı 173 üncü maddedeki usule göre itiraz edilebilir. İtirazın kabulü hâlinde Cumhuriyet başsavcılığı soruşturma işlemlerini başlatır. Bu fıkra uyarınca yapılan işlemler ve verilen kararlar, bunlara mahsus bir sisteme kaydedilir. Bu kayıtlar, ancak Cumhuriyet savcısı, hâkim veya mahkeme tarafından görülebilir.
- Yürütülen soruşturma sonucunda kovuşturma evresine geçildikten sonra suçu şikâyete bağlı olduğunun anlaşılması halinde; mağdur açıkça şikâyetten vazgeçmediği takdirde, yargılamaya devam olunur.
Devlet, şiddet ve yaptırım tekelini elinde bulunduran yegâne kurumdur. Suç duyurusu kurumu, devletin toplum sözleşmesinden kaynaklanan bu şiddet ve yaptırım yetkilerini yerine getirebilmesi adına uygulamada kendine yer bulan bir işlemin karşılığıdır. Devlet böyle bir yetkiye sahip olmasaydı, toplumu oluşturan bireylerin suç karşısında kendi adaletini sağlama arzusu söz konusu olur ve bu da kaotik bir toplum düzenine sahip olmamıza neden olurdu.
Kısaca bir tanımlama yapacak olursak; suç duyurusu, bahse konu olan fiilin ve fiili gerçekleştiren failin cezalandırılması istemiyle, suçtan zarar gören veya mağdur yahut mağdurun yakınları tarafından yapılan resmî bir hukuki işlemdir. Bu işlem iki şekilde gerçekleşebilir. Bunlar;
- İhbar Etme
İhbar, bir suçun işlendiğine tanıklık eden yahut o suçtan haberdar olan kişilerin söz konusu suçu yetkili mercilere veya birimlere bildirmesi işlemine denir. Dolayısıyla ihbar eden kimse, suçun doğrudan mağduru olmuş veya suça doğrudan maruz kalmış olmak durumunda değildir.
- Şikâyet Etme
Şikâyet, suç konusu fiilin doğrudan mağduru olmuş kişilerin söz konusu suçu yetkili yerlere bildirmek suretiyle hukuki süreç başlatmalarını ifade eder. İhbardakinin aksine üçüncü kişiler şikayetçi olamazlar. Şikâyet etme hakkı mağdur ve suçtan zarar gören kişilerin sahip olduğu bir haktır.
KİMLER SUÇ DUYURUSUNDA BULUNABİLİR?
Suç duyurusu, bir suçun doğrudan ya da dolaylı mağduru olmuş ya da bir suça tanıklık etmiş herkes tarafından gerçekleştirebilir. Suç duyurusu adaletin tesisine katkıda bulunma amacı taşıyan herkes tarafından kullanabilir bir haktır. Dolayısıyla toplum düzenini koruma amacı taşıyan her birey, bir suça maruz kaldığında ya da tanıklık ettiğinde suç ihbarında bulunabilir.
Kimi suçlar için suç ihbarında bulunmak yasal bir zorunluluktur. Örneğin; kamu görevlileri, belirli kişiler tarafından kanun koyucu tarafından belirlenmiş bazı suçları işlemiş kimseleri yetkililere bildirmek mecburiyetindedir. Dolayısıyla bu durum onlar açısından yükümlülük haline getirilmiştir. Aksi halde, bu yükümlülüğünü yerine getirmekten kaçınan kimseler cezai sorumlulukla karşı karşıya kalırlar.
İSİMSİZ SUÇ DUYURUSU YAPILABİLİR Mİ?
İsimsiz suç duyurusu ifadesinden iki türlü anlam çıkarılmaktadır;
Birincisi, suç duyurusunda bulunan kişinin bu işlemi kendi ismini beyan etmeden gerçekleştirmesidir. Kişi, kendi bilgilerini açıklamadan yazılı veya sözlü olarak bir suçun işlendiğine dair suç duyurusunda bulunabilir. İhbar eden kişi adına bu durum, olası risklerden kaçınmak için bir avantaj teşkil sağlarken, ihbara yetkililerce ne kadar itibar edilip edilmeyeceğine göre bir dezavantajdan söz edebiliriz. Çünkü bazen isimsiz ihbarlar, kötü niyetli kişilerce asılsız ihbarda bulunmak maksadıyla gerçekleştirilebilmektedir.
İkincisi ise suç duyurusunda bulunan kişinin bu işlemi şüphelinin ismini bildirmemek suretiyle gerçekleştirmesidir. Bu mümkündür. Ancak, şüphelinin herhangi kişisel bilgisi biliniyor ya da bilinebilecek durumdaysa mutlaka belirtilmelidir.
SUÇ DUYURUSU NEREYE YAPILIR?
Ceza Muhakemesi Kanunu, soruşturmanın başlangıcı için öncelikle potansiyel bir suç ihtimalinin varlığını arar. Buna hukuk dilinde “Suç İzlenimi” adı verilmektedir. Suç duyurusu da suç izlenimi uyandıran hallerden biridir. Soruşturmayı yürütecek olan makam savcılık makamıdır. Cumhuriyet Savcısı, kolluk kuvvetleriyle beraber soruşturmayı yürütür. Buradan çıkaracağımız sonuç karakola veya savcılığa yapıldığı söylenebilir.
Bunun haricinde, bazı suç duyuruları e-Devlet ve Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi (CİMER) üzerinden de gerçekleştirilebilir. Aşağıda irdeleyeceğimiz iki başlıkta hem karakola hem de savcılığa nasıl yapılabileceğine yer vereceğiz.
SAVCILIĞA SUÇ DUYURUSU NASIL YAPILIR?
Savcılığa yapılacak suç duyurusu yazılı ve sözlü olarak gerçekleştirilebilir. Olayın daha hızlı karara bağlanması adına yazılı bir bildirim gerçekleştirmek daha sağlıklı bir yöntem olacaktır. Sözlü olarak yapılacak suç duyuruları emniyet birimlerinde yahut savcılık makamında tutanağa geçirilmek suretiyle gerçekleştirilir. Yazılı olarak yapılan suç duyuruları avukat aracılığıyla veya şahsen yapılmak suretiyle hem emniyet birimlerine hem de savcılık makamına gerçekleştirilebilir.
Savcılığa suç duyurusu kapsamında, olayın yaşandığı yerdeki savcılığa başvuruda bulunmak önem arz etmektedir. Şayet olayın yaşandığı yer koşullar gereği saptanamıyorsa, ihbar ya da şikâyet kişinin bulunduğu yerdeki savcılığa gerçekleştirilebilir.
Suç duyurusunda bulunurken dikkat edilmesi gereken diğer esas, özellikle şikâyete bağlı suçlar konusunda, hak düşürücü süreler ve zamanaşımıdır. İleriki başlıklarda bu konuya değinilecektir.
KARAKOLA SUÇ DUYURUSU NASIL YAPILIR?
Karakola suç duyurusunda bulunmak adli bir işlem başlatmak için izlenebilecek en temel yöntemlerden birisidir. Karakola yapılacak suç duyurusu yazılı ve sözlü olarak gerçekleştirilebilir. Olayın daha hızlı karara bağlanması adına yazılı bir bildirim gerçekleştirmek daha sağlıklı bir yöntem olacaktır.
Kural olarak suçun işlendiği yerdeki karakola başvurulmalıdır. Karakoldaki ilgili emniyet birimleri durumu yetkili Cumhuriyet Savcısına bildirmek suretiyle kolluk tutanağı tanzim eder ve suç duyurusu kapsamında oluşturulan dosyayı Cumhuriyet Savcılığı’na iletir.
SUÇ DUYURUSUNDA BULUNMA SÜRESİ NE KADARDIR?
Önceki başlıklarımızda suç duyurusunda bulunabilmek için süreye ilişkin bazı kanuni düzenlemelerin olduğunu ifade etmiştik. Şikâyete tabi suçlarda şikâyet hakkı; sahibinin bu hakkından faydalanabilmesi için, fiili öğrendiği ve failini bildiği andan itibaren altı ay içerisinde şikâyette bulunması gerekir. Buna karşın kanunda öngörülen zamanaşımı süresinin dolmasıyla birlikte her koşulda bu hak sona erer. Buna dava zamanaşımı süresi de denir.
Türk Ceza Kanunu 66. maddesi kapsamında suçların niteliğine bağlı olarak suça öngörülen zamanaşımı süreleri değişiklik göstermektedir:
- Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası gerektiren suçlar için zamanaşımı süresi 30 yıldır.
- Müebbet hapis cezasını gerektiren suçlar için zamanaşımı süresi 25 yıldır.
- Yirmi yıldan fazla hapis cezası gerektiren suçlar için zamanaşımı süresi 20 yıldır.
- Beş yıldan fazla ve yirmi yıla kadar hapis cezası gerektiren suçlar için söz konusu zamanaşımı süresi 15 yıldır.
- Beş yıla kadar hapis veya adli para cezası gerektiren suçlar için zamanaşımı süresi ise 8 yıl olarak belirlenmiştir.
SAVCILIK SORUŞTURMASI NE KADAR SÜRER?
Türk Ceza Kanunu ya da ilgili diğer kanunlarda savcılık soruşturması için kanunda herhangi bir süre miktarı ya da aralığı öngörülmemiştir. Ancak söz konusu soruşturma, prensip olarak, somut olayın koşullarına göre makul bir vakit içerisinde hükme kavuşturulmalıdır.
Bu süre kimi dosyalarda birkaç ay olmakla birlikte, somut olayın karmaşıklığına göre yıllarca sürebilmektedir. Dolayısıyla soruşturma vaktinin yapılacak işlemlerle paralel olması gerekmektedir.
SUÇ DUYURUSU AVUKATLIK ÜCRETLERİ
Suç ihbarı kapsamında savcılığa müracaat etmek bir ücrete tabi olmamakla birlikte, avukatlık hizmetine başvurmak suretiyle bu haktan faydalanmak belli ücrete tabidir. Türkiye Barolar Birliğince belirlenen avukatlık asgari ücret tarifesi doğrultusunda ceza soruşturması kapsamında alınacak ücretin her yıl bir alt sınırı belirlenir. Bu tutar, 2025 tarifesi için 8.000 TL’dir.
Her ceza davası türü için ayrı bir ücret düzenlemesine gidilmiştir. Asliye ceza davası ve ağır ceza davası avukatlık ücretleri hakkında bilgi almak adına konu üzerine detaylıca yazılmış makalemizi gözden geçirmenizi tavsiye ederiz.
SUÇ DUYURUSU DİLEKÇESİ NASIL YAZILIR?
Bu başlık altında dilekçe kaleme alınırken dikkat edilmesi gereken bazı hususlar maddeler halinde irdelenecektir. Ardından son başlığımızda bir dilekçe örneği sunulacaktır.
- Dilekçenin ilk kısmında dilekçenin sunulacağı makam yazılmalıdır, eğer cumhuriyet başsavcılığına başvurulacaksa yetkili mahkemenin tespiti doğru yapılmalıdır.
- Dilekçe de kişisel bilgilere, isimsiz bir suç duyurusunda bulunmuyorsanız, yer verilmelidir. (Adı soyadı, T.C. Kimlik Numarası, Adres vb.)
- Suçun konusu ve tarihi belirtilmelidir. Ardından somut olaya dair bilinen tüm detayları açıklanmalıdır.
- Şayet suçun TCK gibi ilgili kanunlarda bulunan hangi maddeleri ihlal ettiğini biliyorsanız, maddelere atıfta bulunabilirsiniz.
- Delillerinize yer vermelisiniz ancak unutulmamalıdır ki dilekçede belirtilen deliller yasal yollarla elde edilmiş olmalıdır.
- Dava açmadan önce ilgili hak düşürücü sürelere, zamanaşımı gibi konular irdelenmelidir.
- Dilekçenizi tamamladıktan sonra dava açılma sürecinden önce gerekli harç ve gider avansları ödemeleri gerçekleştirilmelidir.
SUÇ DUYURUSU YETKİLİ SAVCILIK
Somut olayın koşullarına ve suçun niteliğine göre hangi savcılığın yetkili olduğu değişmekle beraber, genel prensipler dahilinde genel bir çerçeve çizilebilir. Ceza Muhakemesi Kanunu 12. Maddesi, yetki konusunu “suçun işlendiği yer mahkemesi” olarak tanımlar.
Ceza Muhakemesi Kanunu gereğince suçun işlendiği yer savcılığı kural olarak yetkili savcılıktır. Eğer suçun işlendiği yer tam olarak tespit edilemiyor ya da bilinemiyorsa, şüphelinin bulunduğu yer savcılığı yetkili olabilir. Kimi durumlarda mağdurun olduğu yer yetkili savcılık olabilir. Ancak genel kural suçun işlendiği yerin Cumhuriyet Başsavcılığına başvurmaktır.
SUÇ DUYURUSU DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ
Bu başlık altında cumhuriyet başsavcılığına yazılmak üzere kaleme alınan bir dilekçe örneği sunulacaktır. Daha fazla örnek için buraya tıklayabilirsiniz.
KOCAELİ CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA
MÜŞTEKİ:
VEKİLİ : Av. HAŞİM ELMAS
ŞÜPHELİ :
SUÇ : Hakaret
SUÇ TARİHİ :
ÖĞRENME TARİHİ :
AÇIKLAMALAR :
A) SUÇA KONU FİİL
Şüpheli, sosyal paylaşım ağı Facebook üzerinden müvekkil hakkında “………………………………………………..” şeklinde bir söylemde bulunmuştur. İlgili paylaşımın adresi aşağıdaki gibidir: Şüpheliye ilişkin tarafımızca tespit edilebilen bilgiler dilekçemiz ekinde yer almaktadır.
B) İLGİLİ MEVZUAT
1-) Hakaret Suçlarında Şikayet Süresi
Şikayete tabi suçlarda, TCK. m. 73/1 ve 73/2 uyarınca, müştekinin hem faili hem de fiili öğrenmesinden itibaren zamanaşımı süresini geçmemek koşuluyla altı aylık süre içinde şikayet hakkının kullanılması gerekmektedir. Diğer bir ifadeyle müştekinin şikayet hakkını kullanabilmesi için hem faili hem de fiili öğrenmesi gerektiği gibi altı aylık şikayet hakkının da dava zamanaşımı içerisinde kullanılması gerekmektedir.
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/19287 E. 2021/303 K sayılı ve 12.01.2021 tarihli kararıyla; “Somut olayda; müşteki vekilinin, kovuşturmaya yer olmadığına dair karara itiraz dilekçesinde, sosyal paylaşım sitesinde yer alan hakaret içeren yazıyı öğrenme tarihinin 27/10/2019 olduğunu ve şikayet dilekçesi ekinde sunduğu ekran görüntülerinin sol üst kısmında yazan 27/10/2019 tarihinin de hakaret içeren yazının çıktısının alındığı tarih olduğunu belirtmesi karşısında; şikayetin süresinde yapıldığı gözetilmeden, şikayet hakkının süresinin geçtiğinden bahisle şüpheli hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi ve bu karara yapılan itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesi hukuka aykırıdır.” şeklinde karar vermiştir.
Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre öğrenme tarihinin, aksi kanıtlanmadığı sürece, bildirilen tarih olarak kabul edilmesi kanun gereğidir. İş bu şikayete konu hakaret fiili 06/05/2023 tarihinde öğrenilmiş olup söz konusu şikayet zamanaşımı ve hak düşürücü süresi henüz dolmamıştır.
2-) Hakaret Suçlarında Dava Zamanaşımı
Dava zamanaşımı Madde 66- (1)/e Beş yıldan fazla olmamak üzere hapis veya adli para cezasını gerektiren suçlarda sekiz yıl geçmesiyle düşer.
3-) Hakaret Suçunun Unsurları
Hakaret
Madde 125- (1) Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden (…)45 veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Mağdurun gıyabında hakaretin cezalandırılabilmesi için fiilin en az üç kişiyle ihtilat ederek işlenmesi gerekir.
Mağdurun belirlenmesi
Madde 126- (1) Hakaret suçunun işlenmesinde mağdurun ismi açıkça belirtilmemiş veya isnat üstü kapalı geçiştirilmiş olsa bile, eğer niteliğinde ve mağdurun şahsına yönelik bulunduğunda duraksanmayacak bir durum varsa, hem ismi belirtilmiş ve hem de hakaret açıklanmış sayılır.
Somut olayda görüleceği üzere müvekkil ………………….., deprem bölgesinde yaşananlara dair İnstagram hesabı @………………..’dan açıklamalarda bulunmuştur. Bu açıklamalar sosyal medyada bazı haber sayfaları tarafından da paylaşılmıştır. Vicdan Sokakta adlı Facebook sayfasında da müvekkilin şahsi İnstagram hesabından yapmış olduğu video kaydı paylaşılmıştır. Bu paylaşıma gelen yorumların müvekkilin ismi zikredilmese dahi müvekkile yönelik olduğu sabittir. Zira yorumlarda da görüleceği üzere yorum yapanlar, daimi surette ikinci tekil şahıs ekleri yani, sen dili ile hitap etmişler ve yine videoda müvekkil tarafından anlatılan olaylara dair cevaplar vermişlerdir.
Ayrıca belirtmek gerekir ki Facebook adlı sosyal medya uygulamasında, çoklu yorumun bulunduğu paylaşımlara yanıt verildiğinde, kime yanıt verileceği kullanıcı tarafından seçilebilmektedir. Şüphelinin vermiş olduğu yanıt, Facebook yanıt silsilesinde araya herhangi bir kullanıcı eklenmeden direkt müvekkilin şahsına yapılmıştır.
Söz konusu paylaşımdaki video ve şüpheli ……………………. tarafından yapılan yorumun birlikte değerlendirilmesi halinde görülecektir ki mevcut hakaret müvekkilin şahsına yapılmıştır. Zira, müvekkilin video kayıt yapmasına karşılık olarak “………………………………………….” söyleminde bulunmuştur. Söz konusu videoda müvekkilden başka herhangi bir katılımcının da bulunmaması göz önüne alındığında, hakaretin müvekkilin bizzat şahsına yapıldığı hakkında herhangi bir şüphenin bulunmadığı görülecektir. Burada Türk Ceza Kanunu’nun 126. maddesinin bütün unsurları oluşmuştur. Yani, mağdurun ismi açıkça belirtilmemiş veya isnat üstü kapalı geçiştirilmiş olsa bile, eğer niteliğinde ve mağdurun şahsına yönelik bulunduğunda duraksanmayacak bir durum varsa, hem ismi belirtilmiş ve hem de hakaret açıklanmış sayılır.
Söz konusu düzenleme ile korunan hukuki değer bireyin toplum içindeki saygınlığı, yani sosyal bir kavram olan insan şerefidir. Diğer bir deyişle şahıs varlığı haklarının konusunu oluşturan kişinin şeref ve haysiyeti korunmaktadır.
Uluslararası hukukun temel belgelerinden olan Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Bildirisi‟nin ön sözünde insan haklarına, insanlık şeref ve haysiyetine saygı teyit edilmekte olup bildirgenin 5. Maddesinde “hiç kimseye onur kırıcı davranışta bulunulamayacağı” belirtilmiştir.
Türk Ceza Kanunu’nun ilgili hükümleri uyarınca, ekte bulunan sosyal medya paylaşımlarına göre söz konusu paylaşım ve yorumların eleştiri sınırını aştığı ve hakaret suçunu oluşturacak maddi ve manevi unsurları içerdiği açıktır. Gerek TCK Madde 125 gerekse Yüksek Mahkeme kararlarından anlaşılacağı üzere hakaret suçunun koruduğu hukuki değer olan kişinin şeref, haysiyet ve saygınlığı olup söz konusu değerlerin zedelenmiş olup olmadığı her somut olaya göre ayrıca değerlendirmeye tabi tutulacaktır.
Müvekkile “yanıt” yoluyla isnat edilmiş olan söylemler açısından değerlendirme yapıldığında görülecektir ki “……………………………………………………….” şeklindeki ifadelerin müvekkilin onur, şeref ve saygınlığını rencide edecek nitelikte olduğu ve bu ifadelerin hakaret suçunu meydana getirdiği açık ve nettir. Bunun yanı sıra söz konusu ifadeler objektif olarak tahkir edici nitelik taşımaktadır. Ayrıca vurgulamak gerekir ki şüpheli, hakaret içerikli paylaşımını herkese açık bir biçimde alenen işlemiştir.
Madde gerekçesinde, aleniyet için temel ölçüt, fiilin gerçekleştiği koşullar itibarıyla belirli olmayan ve birden fazla kişi tarafından algılanabilir olması olarak öngörülmüştür. Bu bağlamda hakareti kalabalık sayıda kimselerin öğrenmesi halinde aleniyetin gerçekleştiği kabul edilecektir.
Sosyal medya aracılığıyla işlenen hakaret suçlarında, aleniyet unsuru değerlendirildiğinde sosyal paylaşım sitelerinde bir gönderiye yapılan hakaret içerikli yorumlar, herkese açık profilde yapılan hakaret içerikli paylaşımlar vb. fiiller söz konusu olduğunda aleniyet unsurunun varlığı kabul edilecek ve cezada TCK 125/4. Maddesi uyarınca altıda bir oranında artırıma gidilecektir. Yargıtay kararlarında, özellikle sosyal medya hesaplarında herkese açık şekilde yapılan hakaret içerikli paylaşımlar için aleniyet unsurunun varlığı kabul edilerek cezada TCK 125/4 uyarınca artırıma gidilmesi gerektiği vurgulanmıştır.
Bu bağlamda, Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2017/4286 E. 2018/1180 K. Sayılı kararında; “Hakaret suçu oluştuğu kabul edilen eylemin , birden fazla kişi tarafından algılanma imkanı bulunan facebook adlı sosyal paylaşım sitesinde işlenmesi halinde tayin olunan cezada 125/4. Madde uyarınca artırıma gidilmesi gerektiği gözetilmeden..” ibarelerine yer vermiştir.
Dolayısıyla somut olayda hakaret suçu herkese açık paylaşım yapılarak gerçekleşmiş olduğundan aleniyet unsurunun varlığı kabul edilerek cezada artırıma gidilmesi gerekmektedir. Anılan bu nedenlerle müvekkile yönelik hakaret içerikli eylemi gerçekleştiren kişi/kişilerin cezalandırılmasını talep etmek bakımından şikâyet dilekçesi verme zarureti hâsıl olmuştur.
SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda açıkladığımız gerekçelerle POLNET bilişim sistemi üzerinden ve ayrıca açık kaynak araştırması yapılarak şüphelinin tespiti ile cezalandırılması için gerekli soruşturmanın yapılarak kamu davası açılmasını müvekkilimiz adına talep ederim.
Müşteki Vekili
Av. Haşim ELMAS
EKLER :
EK 1: Şüpheli tarafından gerçekleştirilen hakaret eyleminin PDF formatında görsel kayıtları.
EK 2: Hakaret suçu zamanaşımı hakkında mahkeme kararları.
… CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA
ŞİKÂYET EDEN :
VEKİLİ : Av. Haşim ELMAS
ŞÜPHELİ : … ANONİM ŞİRKETİ Yetkilileri ve re ‘sen tespit edilecek diğer şüpheliler
SUÇ KONUSU : İş kazası nedeniyle yaralamaya sebebiyet verme ve resen tespit edilecek diğer suçlar
SUÇ TARİHİ : (Tarih)
SUÇ YERİ : (Adres)
AÇIKLAMALAR :
Müvekkil, … adresinde bulunan … ANONİM ŞİRKETİ bünyesindeki … adresindeki inşaat şantiyesinde …/…/…-…/…/… tarihleri arasında “İnşaat İşçisi” olarak çalışmıştır.
Müvekkil, … tarihinde saat 16.00 sıralarında, 2. Katta çalışırken yaklaşık olarak 4,5 metre yükseklikten yere düşmüştür. Düştükten sonra ambulans ile … Hastanesi’ne kaldırılmıştır. Akabinde buradan … Hastanesi’ne sevk edilmiştir. 7-8 gün hastanede kalan müvekkilin sağ göğüs arkası ve yan kaburga kemiğinde kırık meydana gelmiş ve içeride yırtık oluşmuştur.
Geçirmiş olduğu bu kaza, vücudunda kırık ve yırtıklar oluşan müvekkili fiziksel ve psikolojik olarak çökme noktasına getirmiştir. Yaşadığı iş kazasının verdiği fiziksel ve psikolojik acı ve maluliyetin yanında şahsında büyük ve derin yaralara ve travma oluşmasına sebep olmuştur. Kaza sonucu meydana gelen tüm bu kırık ve yırtıklar vücudunda maluliyet oluşmasına sebebiyet vermiş kısacası başkasının bir işi yaparken göstermesi gereken eforun çok üstünde bir efor göstermek zorunda kalmaktadır.
Yaşanan kaza esnasında önceden alınmış olan hiçbir iş güvenliği önlemi bulunmamaktadır. İşbu iş kazası neticesinde müvekkilin hayatı katlanılamaz derecede zorlaşmış ve bir hafta kadar hastanede yatmak zorunda kalmıştır. Müvekkilin göğsüne ve kaburgasına almış olduğu darbeler dolayısıyla hareket kabiliyeti ve hayat kalitesi aşırı derecede azalmıştır. Geçirmiş olduğu iş kazası vücut bütünlüğünde birden fazla ve ciddi hasarlar yaratmakla kalmamış aynı zamanda psikolojik olarak da müvekkili kötü yönde etkilemiş ve yıpratmıştır.
İş kazası meydana geldiğinde müvekkili denetleyen, gözeten veya işverence görevlendirilmiş herhangi bir eleman bulunmamakta olup ve kazanın en azından etkisini azaltacak iş güvenliği önlemleri alınmamıştır. Yaşanan kazaya engel olabilecekken, sorumluluğunda olan işyeri güvenlik tedbirlerini almayan işveren, iş kazası sonucu müvekkilin yaralanmasına sebep olmuştur. İş yerinde İş güvenliği adına hiçbir şey olmayıp olası yaşanabilecek iş kazalarına kasti olarak mahal verilmiştir.
TCK-89. Maddesi “Taksirle başkasının vücuduna acı veren veya sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan kişi cezalandırılır” demektedir. Aynı maddenin 2. Fıkrasında taksirle yaralama sonucu gerek mağdurun duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına; 3. fıkrasında ise mağdurun duyularından veya organlarından birinin işlevinin yitirilmesine neden olma, cezanın arttırılması nedenleri arasında sayılmıştır.
Aynı şekilde Türk Ceza Kanunu’na göre “Kişinin öngördüğü neticeyi istememesine karşın, neticenin meydana gelmesi halinde” bilinçli taksir söz konusudur. Bilindiği üzere bu halde taksirli suça ilişkin ceza üçte birden yarısına kadar arttırılır.
Yukarıda açıkladığımız üzere, yaşanan kazaya engel olabilecek ve yaptığı işin tehlike düzeyi göz önünde bulundurulduğunda sorumluluğunda olan işyeri güvenlik tedbirleri kapsamında gerekli önlemleri almayan ve müvekkilin iş kazası sonucu hem fiziksel hem psikolojik olarak yaralanmasına, müvekkilin dizinin yırtılmasına, ezilmesine ve yürürken bacağının aksamasına sebep olan işveren yetkilileri söz konusu kazanın meydana gelmesinde bilinçli taksirle hareket etmişlerdir.
Açıkladığımız nedenlerle şüphelilerin yasaya aykırı ve suç teşkil eden eylemleri ile ilgili her türlü tazminat talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, eylemlerine uyan TCK’nin ilgili maddeleri gereği soruşturulması ve yapılacak kovuşturma neticesinde cezalandırılmasını bilvekale arz ve talep ediyoruz.
HUKUKİ NEDENLER: TCK 89. Md, 6331 Sk., TBK 417 ve ilgili mevzuat.
DELİLLER : Hastane Kayıtları, Hastane Raporları, Jandarma tutanağı, Tanık Beyanı ve her tür delil.
SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, şüphelilerin tespit edilerek haklarında gerekli soruşturmanın yapılarak cezalandırılmaları için kamu davası açılmasına karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ederim. (Tarih)
Şikâyet Eden Vekili
Av. Haşim ELMAS
EKLER:
-Hastane raporları
-Vekaletname
SIKÇA SORULAN SORULAR
Savcılığa Suç Duyurusu Ne Zaman Sonuçlanır?
Savcılığa yapılan suç ihbarı, olayın niteliğine, delillerin toplanma süresine ve savcının iş yüküne bağlı olarak farklı sürelerde sonuçlanabilir. Kesin bir süre yoktur, ancak basit vakalarda birkaç ay içinde sonuçlanabilirken, karmaşık ve ciddi suçlarda soruşturma aylar, hatta yıllar sürebilir.
Tutuklu soruşturmalarda süreç daha hızlı işler, çünkü Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) bu kapsamda belirli süre sınırlamaları öngörmektedir.
Suç Duyurusunda Bulunmak İçin Ne Yapmak Lazım?
Suç duyurusunda bulunmak için başvurulacak yegâne kurum işlem yapmaya haiz yetkili kurumlardır.
Bu yazımızda bulunan ”SAVCILIĞA SUÇ DUYURUSU NASIL YAPILIR?” ve ”KARAKOLA SUÇ DUYURUSU NASIL YAPILIR?” başlıklı yazılarımızdan sürece dair detayları öğrenebilirsiniz.
Suç Duyurusunun Geri Alınması Mümkün Mü?
Şikâyete bağlı suçlar ve re ’sen soruşturulan suçlar olmak üzere iki tür suçtan bahsedebiliriz. Şayet gerçekleştirdiğiniz suç duyurusu şikâyete bağlı bir suç kapsamındaysa, gerçekleştirdiğiniz şikâyet geri alınması işlemi süreci durdurabilmektedir. Kural olarak şikâyet geri alınsa bile, suçun zamanaşımı süresi boyunca şikâyet hakkınız saklıdır.
Ancak kimi suçlar da re ‘sen soruşturulan suçlardır. Bu suçlar kapsamında şikâyetin geri alınması süreci teknik olarak mümkün olsa dahi soruşturmaya etki etmez. Savcılık bu soruşturmayı kamu adına re ‘sen yürütür.
Mağduru Olunmayan Bir Suça İlişkin Savcılığa Suç Duyurusunda Bulunulabilir Mi?
Herkes, kamu düzenini bozduğu ve suça varan eylemlerin varlığının mevcut olduğunu düşündüğü durumlar için suç duyurusunda bulunma hakkına haizdir. İşlenen suçun doğrudan mağduru olmanıza gerek yoktur. Bu her bir birey için bir vatandaşlık görevidir.
İhbar kurumu kapsamında suç ihbarında bulunabilir ve ilgili mercilerin duruma ilişkin inceleme yapıp soruşturma başlatmasını sağlayabilirsiniz.
Hakkımda Şikâyet Varsa Savcı Kaç Günde İfadeye Çağırır?
Herhangi bir süre belirlemesi yoktur. Ancak suçun ehemmiyeti, suça ilişkin delillerin yeterliliği ve savcılığın iş yüküne bağlı olarak bu süreler değişiklik gösterebilmektedir.
Şikâyetin ardından savcı, sizin ifadenize başvurmak için çağrı kâğıdı veya polis aracılığıyla tebligat gönderir. Buna ilaveten, eğer savcı tarafından zorla getirilme kararı verildiyse bu süre 24 saattir.
Savcılığa Suç Duyurusu İnternetten Yapılır Mı?
İnternet üzerinden doğrudan savcılık makamına başvuruda bulunmak mümkün olmamakla birlikte, internet üzerinden suç ihbarında bulunmak mümkündür. Bunun için e–Devlet ve CİMER gibi platformlara müracaat edilebilir.
Adıma Suç Duyurusu Var Mı?
Doğrudan yerel savcılık ile iletişim kurarak, e-Devlet sistemi üzerinden kontrol sağlayarak veya avukattan hukuk danışmanlığı alarak adınıza bir suç duyurusu bulunup bulunmadığını saptayabilirsiniz.
Suç Duyurusu Nereden Takip Edilir?
Suç duyurusu e-Devlet portalından (www.turkiye.gov.tr), Adli Yargı Bilgi Sistemi üzerinden, ilgili savcılık ve mahkemeler aracılığıyla veya bir avukatla çalışıyorsanız avukatınız aracılığıyla suç duyurusu takibinde bulunabilirsiniz.
Suç Duyurusu E-Devlette Çıkar Mı?
E-Devlet portalına (www.turkiye.gov.tr) giriş yaparak adli işlemlerinizi takip edebilirsiniz. Buradan, arama motoruna ya da sayfa üzerinde, “Adli Sicil” ve “Dava Takibi” gibi sekmelere ulaşarak işleminizin durumunu kontrol edebilirsiniz. Savcılık soruşturma dosyaları edevlette gözükmez. İddianame düzenlenip dava açılırsa uyap üzerinden görülebilir.
Şikayetçi Olduğum Dosyayı Nasıl Görebilirim?
- E-Devlet Üzerinden: E-Devlet sistemine giriş yapın. Buradan, “Adli Sicil” veya “Dava Takibi” gibi başlıklar altında şikâyet ettiğiniz dosyanın durumunu kontrol edebilirsiniz.
- UYAP (Ulusal Yargı Ağı Projesi): UYAP üzerinden dava takibi yapabilirsiniz. Ancak, bu sistemin kullanımı için öncelikle kaydolmanız gerekir. UYAP üzerinden şikayetçi olduğunuz dosyanın durumunu takip edebilirsiniz.
- Savcılık Aracılığıyla: Dosyanın bulunduğu savcılığa bizzat başvurarak veya telefonla iletişim kurarak şikayetçi olduğunuz dosyanın durumunu öğrenebilirsiniz. Genellikle dosya numarası veya kimlik bilgilerinizi vermeniz gerekebilir.
- Avukat Aracılığıyla: Eğer bir avukatla çalışıyorsanız, avukatınıza danışarak şikayetçi olduğunuz dosyanın durumunu öğrenebilirsiniz. Avukatınız, dosya hakkında size detaylı bilgi verebilir.
Savcılığa Şikâyet Dilekçesi Ücreti Ne Kadar?
Savcılığa suç duyurusunda bulunmak suretiyle şikâyet dilekçesi vermek ücrete tabi değildir. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi ’ne (A.A.Ü.T) göre ise bir avukata dilekçe yazdırma ücreti 4500 TL’dir. Ayrıca bir soruşturmayı takip ücreti ise yine AAÜT’ye göre 8.000 TL’dir.
Karakoldan Suç Duyurusunda Bulunulur Mu?
Karakoldan suç duyurusunda bulunmak mümkündür. Kolluk kuvvetlerine sözlü veya yazılı olarak şikâyet yahut ihbar hakkı kullanılabilir. Daha detaylı bilgi için bu yazımızda bulunan ”KARAKOLA SUÇ DUYURUSU NASIL YAPILIR?” başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.
Savcılığa Suç Duyurusu Nereden Yapılır?
Savcılığa suç duyurusu bizzat müracaat etmek suretiyle hazırladığınız dilekçe ile birlikte gerçekleştirilebilir. (Dilekçenin nasıl hazırlanacağı ve tüm detaylara ilişkin bu yazımızda bulunan ”SUÇ DUYURUSU DİLEKÇESİ NASIL YAZILIR?” ve ”SUÇ DUYURUSU DİLEKÇE ÖRNEĞİ” başlıklı yazılarımızı incelemenizi tavsiye ederiz. Profesyonel bir destek almak adına ekibimizle iletişime geçebilirsiniz.
Savcılığa suç duyurusu yine dilekçenizi sunmak suretiyle emniyet birimleri aracılığıyla da gerçekleştirilebilir. Başvuru yaptığınız ilgili birimler dilekçenizi savcılığa iletecektir.