İdare HukukuTÜRK HUKUKUNDA HAYVAN HAKLARI

Hayvan hakları, günümüzde toplumların sosyal sorumluluk alanlarının başında gelen önemli bir konudur. İnsanlarla birlikte aynı ekosistemi paylaşan hayvanların korunması, refahlarının sağlanması ve yaşam haklarına saygı gösterilmesi, modern hukukun da bir gerekliliği haline gelmiştir. Türk hukukunda da hayvan hakları, yasal düzenlemelerle güvence altına alınmıştır. Bu makalede, Türk hukukunda hayvan haklarının yeri, hayvanlara yönelik koruyucu düzenlemeler ve bu hakların ihlaline karşı alınan hukuki tedbirler ele alınacaktır.

HAYVAN HAKLARININ TEMELİ: HAYVANLARIN HUKUKİ STATÜSÜ

Türk hukukunda hayvanların hukuki statüsü, uzun yıllar boyunca tartışma konusu olmuştur. Hukuki anlamda hayvanlar, canlı varlıklar olmalarına rağmen, uzun süre boyunca “eşya” kategorisinde değerlendirilmiştir. Ancak 2004 yılında yürürlüğe giren 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu, bu durumu değiştirmiştir. Bu yasa ile birlikte hayvanlar, canlı varlıklar olarak kabul edilmiş ve onların korunması için çeşitli yasal düzenlemeler getirilmiştir.

Bu yasa, hayvanların doğal yaşam alanlarında korunmalarını ve refahlarının sağlanmasını hedefleyen önemli bir adımdır. Hayvan haklarının temelinde, onların yaşam hakkı, acı çekmeden yaşam hakkı, barınma ve beslenme hakkı gibi ilkeler yer alır. Bu çerçevede hayvanlara yönelik her türlü kötü muamele, eziyet ve ihmalin önüne geçilmesi amaçlanmıştır.

hayvan hakları

hayvan hakları

TÜRK HUKUKUNDA HAYVAN HAKLARINI DÜZENLEYEN YASALAR

Hayvan haklarının korunması için Türkiye’de yürürlükte olan birkaç temel yasa ve yönetmelik bulunmaktadır. Bunların en önemlileri 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu, Türk Ceza Kanunu ve ilgili yönetmeliklerdir. Bu yasalar, hayvanların yaşam haklarını güvence altına almayı ve kötü muameleye maruz kalmalarını engellemeyi amaçlamaktadır.

1. 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu

2004 yılında yürürlüğe giren bu yasa, hayvanların korunması, bakımı ve refahına ilişkin düzenlemeler getiren en temel yasadır. Bu kanuna göre, hayvanların yaşam haklarına saygı gösterilmesi ve onlara eziyet edilmemesi zorunludur. Kanun, hayvanların doğal yaşam alanlarında korunmasını öngörürken, evcil hayvanların da bakım ve gözetim altında tutulmasını zorunlu kılar. Ayrıca, hayvanların öldürülmesi, kötü muamele edilmesi, dövüşler düzenlenmesi gibi durumlar yasaklanmıştır.

2. Türk Ceza Kanunu
2021 yılında yapılan düzenlemelerle birlikte Türk Ceza Kanunu’nda hayvan haklarına yönelik önemli değişiklikler yapılmıştır. Bu düzenlemelerle hayvanlara yönelik eziyet ve kötü muamele suç olarak kabul edilmiş ve cezai yaptırımlar öngörülmüştür. Hayvanları kasıtlı olarak öldüren, işkence eden veya dövüşlerde kullanan kişilere hapis cezası getirilmiştir. Bu düzenleme, hayvan haklarının korunmasında önemli bir adım olarak kabul edilmektedir.

3. Hayvanların Korunmasına Dair Uygulama Yönetmeliği

Hayvan haklarını koruyan diğer bir önemli düzenleme de Hayvanların Korunmasına Dair Uygulama Yönetmeliği’dir. Bu yönetmelik, 5199 sayılı Kanun’un nasıl uygulanacağını ve hayvanların korunması için alınacak tedbirleri detaylandırır. Sokak hayvanlarının korunması, kısırlaştırılması, sahiplendirilmesi gibi konular bu yönetmelik kapsamında ele alınır.

HAYVANLARA YÖNELİK ÖLDÜRME, İŞKENCE VE KÖTÜ MUAMELELERİN HUKUKİ YAPTIRIMLARI

Türk hukukunda hayvanlara yönelik kötü muamele, işkence, öldürme ve benzeri eylemler, ciddi yaptırımlara bağlanmıştır. Hayvan haklarının korunması için getirilen en önemli hukuki düzenleme, Türk Ceza Kanunu’nda yapılan değişikliklerle hayvanlara karşı işlenen suçların “kabahat” değil, “suç” olarak değerlendirilmesidir. Bu durum, hayvan haklarının korunmasında bir dönüm noktası olarak kabul edilmektedir.

1. Hayvanlara İşkence ve Eziyet

Hayvanlara işkence etmek, onları aç ve susuz bırakmak ya da eziyet etmek, artık Türk Ceza Kanunu kapsamında suç sayılmaktadır. Bu tür eylemlere karışan kişiler, beş yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu yaptırım, hayvanların fiziksel ve psikolojik zarar görmesini engellemek amacıyla caydırıcı bir düzenleme olarak kabul edilmektedir. Hayvanlara cinsel saldırıda bulunan veya tecavüz eden kişi altı aydan üç yıla kadar hapis ve yüz günden az olmamak üzere adli para cezası ile cezalandırılır. 14 üncü maddenin birinci fıkrasının (m) bendinde düzenlenen yasağa aykırı davranmak suretiyle bir ev hayvanına veya evcil hayvana işkence eden veya acımasız ve zalimce muamelede bulunan kişi altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

2. Hayvanların Öldürülmesi

Hayvanları kasten öldürmek, hukuki açıdan en ağır suçlardan biri olarak kabul edilmektedir. Kedi, köpek veya diğer hayvanları kasten öldüren kişilere altı aydan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Özellikle sokak hayvanlarına yönelik öldürme eylemleri, bu yasa kapsamında ciddi sonuçlar doğurabilir. 12 nci madde kapsamındaki hayvan kesimleri ile 13 üncü maddenin birinci fıkrasında belirtilen hususlar dışında bir ev hayvanını veya evcil hayvanı kasten öldüren kişi altı aydan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

3. Hayvan Dövüşleri Düzenlemek

Hayvan dövüşleri, hem hayvanların fiziksel zarar görmesine neden olduğu hem de kötü muameleye maruz kaldıkları için yasalar tarafından kesin olarak yasaklanmıştır. Hayvan dövüşleri düzenleyen ya da bu dövüşlere katılan kişiler üç aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. . Ayrıca, hayvanların dövüşlerde kullanılmasını teşvik eden kişiler hakkında da ağır yaptırımlar uygulanır.

SOKAK HAYVANLARININ KORUNMASI

Türk hukukunda sokak hayvanlarının korunmasına yönelik özel düzenlemeler bulunmaktadır. Sokak hayvanları, toplumsal yaşamın bir parçası olarak kabul edilir ve onların bakım, beslenme ve sağlık ihtiyaçlarının karşılanması, yerel yönetimlerin sorumluluğundadır.

1. Kısırlaştırma ve Sahiplendirme Programları

Sokak hayvanlarının kontrolsüz bir şekilde çoğalmalarını önlemek ve onların yaşam kalitelerini artırmak amacıyla kısırlaştırma programları uygulanmaktadır. Belediyeler, sokak hayvanlarını toplayarak kısırlaştırma işlemlerini yapar ve aşılamalarını gerçekleştirir. Ayrıca, sahiplendirme programları ile sokak hayvanlarının güvenli evlere yerleştirilmeleri sağlanır.

2. Besleme ve Barınma Hakkı

Sokak hayvanlarının aç ve susuz bırakılmaması, onların temel yaşam hakları arasında yer alır. Yerel yönetimler, sokak hayvanlarının beslenme ihtiyaçlarını karşılamak için beslenme odakları kurmak zorundadır. Ayrıca, sokakta yaşayan hayvanlar için barınaklar inşa edilir ve bu barınaklar, onların yaşam kalitesini artırmak amacıyla düzenli olarak denetlenir.

3. Sokak Hayvanlarına Yönelik Şiddet ve Yaptırımlar

Sokak hayvanlarına yönelik şiddet olayları, Türk Ceza Kanunu ve 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu kapsamında suç sayılmaktadır. Bu tür eylemlerde bulunan kişilere ciddi para cezaları ve hapis cezaları verilmektedir. Sokak hayvanlarına zarar veren kişiler, belediyeler ve vatandaşlar tarafından ihbar edilerek yasal sürecin başlatılması sağlanabilir.

hayvan hakları Online danışmanlık

hayvan hakları Online danışmanlık

EV HAYVANLARININ KORUNMASI VE SAHİPLENME YÜKÜMLÜLÜKLERİ

Türk hukukunda evcil hayvanların sahiplenilmesi ve bakımıyla ilgili de önemli yasal düzenlemeler bulunmaktadır. Evcil hayvan sahiplerinin yükümlülükleri, 5199 sayılı Kanun ve ilgili yönetmeliklerle açıkça belirlenmiştir.

1. Hayvan Sahiplerinin Sorumlulukları

Evcil hayvan sahipleri, hayvanlarının beslenme, barınma ve sağlık ihtiyaçlarını karşılamakla yükümlüdürler. Ayrıca, evcil hayvanların çevreye zarar vermemesi ve insanlara karşı tehdit oluşturmaması için gerekli önlemlerin alınması zorunludur. Hayvan sahiplerinin bu sorumlulukları yerine getirmemesi durumunda para cezası uygulanabilir.

2. Terk Etme ve Cezai Yaptırımlar

Evcil hayvanları terk etmek, Türk hukukuna göre suç sayılmaktadır. Evcil hayvan sahiplerinin, hayvanlarını sokağa terk etmeleri durumunda para cezası ile karşı karşıya kalmaları mümkündür. Terk edilen hayvanlar, hem fiziksel hem de duygusal olarak büyük zararlara uğramaktadırlar. Bu nedenle, Türk hukukunda hayvanlarını terk eden kişilere yönelik caydırıcı cezai yaptırımlar öngörülmüştür. Evcil hayvan sahiplerinin sorumluluklarını yerine getirmemesi ve hayvanlarını terk etmeleri durumunda, idari para cezası uygulanabilir ve gerekli görüldüğünde daha ağır yaptırımlar da devreye sokulabilir.

HAYVANLARIN DENEYLERDE KULLANILMASI VE HUKUKİ DÜZENLEMELER

Hayvan hakları kapsamında dikkat çeken bir diğer konu ise hayvanların bilimsel deneylerde kullanılmalarıdır. Türk hukukunda hayvan deneylerine ilişkin de önemli düzenlemeler mevcuttur. Hayvan Deneyleri Etik Kurulları Yönetmeliği ile hayvanların bilimsel amaçlarla kullanılmasının sınırları çizilmiştir.

1. Hayvan Deneylerinin Sınırlanması

Hayvan deneyleri, yalnızca zorunlu durumlarda ve alternatif yöntemlerin bulunmadığı hallerde gerçekleştirilebilir. Deneylerde kullanılan hayvanların acı çekmemesi için gerekli tüm tedbirler alınmalı ve mümkünse anestezi uygulanmalıdır. Bu deneylerin etik kurulların denetiminde yapılması zorunludur.

2. Deney Hayvanlarının Korunması

Deneylerde kullanılan hayvanlar, deney sonrasında bakım ve rehabilitasyon süreçlerinden geçirilmelidir. Ayrıca, bu hayvanların deneylerden önce ve sonra uygun koşullarda barındırılmaları gerekmektedir. Deneylerde hayvanların gereksiz yere kullanılmasını önlemek için etik kurullar, her deneyin zorunluluğunu ve hayvanların korunmasına yönelik tedbirleri denetler.

AVCILIK VE HAYVANLARIN DOĞAL YAŞAM ALANLARININ KORUNMASI

Türk hukukunda avcılık ve yaban hayatının korunmasına yönelik de çeşitli düzenlemeler mevcuttur. 4915 sayılı Kara Avcılığı Kanunu, yaban hayvanlarının korunmasını ve avcılığın belirli kurallar çerçevesinde yapılmasını öngörmektedir.

1. Koruma Altındaki Türler ve Avlanma Yasağı

Türkiye’de birçok hayvan türü koruma altına alınmış olup, bu türlerin avlanması kesinlikle yasaktır. Koruma altındaki türleri avlayan ya da bu türlerin doğal yaşam alanlarına zarar veren kişilere ciddi yaptırımlar uygulanır. Yaban hayatının korunması, ekosistemin dengesi için kritik öneme sahiptir.

2. Avlanma Kuralları

Avcılık faaliyetleri, belirli dönemlerde ve kotalar çerçevesinde yapılabilir. Yasak dönemlerde avlanmak veya izinli olmayan yerlerde avcılık yapmak, para cezası ve hapis cezası gibi yaptırımlarla cezalandırılabilir. Ayrıca, avlanma izinleri ve belgeleri olmadan avlanma yapmak da suç sayılmaktadır.

HAYVAN HAKLARININ GELİŞTİRİLMESİ İÇİN ÖNERİLER

Türk hukukunda hayvan haklarına yönelik önemli adımlar atılmış olmasına rağmen, hayvanların refahını artırmak ve hak ihlallerini engellemek adına daha fazla önlem alınması gerekmektedir. Hayvan haklarının geliştirilmesi için aşağıdaki öneriler göz önünde bulundurulabilir:

1. Eğitim ve Farkındalık Çalışmaları

Hayvan haklarının korunması ve geliştirilmesi için toplumsal farkındalık artırılmalıdır. Bu kapsamda, okullarda hayvan haklarına yönelik dersler verilmeli ve vatandaşlar, hayvanlara nasıl davranılması gerektiği konusunda bilgilendirilmelidir.

2. Yasal Düzenlemelerin Sıkılaştırılması

Hayvan haklarını ihlal edenlere yönelik yasal yaptırımlar daha da sıkı hale getirilmelidir. Özellikle hayvanlara eziyet eden, onları dövüştüren veya kötü muamelede bulunan kişilere karşı caydırıcı cezalar artırılmalıdır.

3. Hayvan Barınaklarının İyileştirilmesi

Sokak hayvanları için kurulan barınaklar, hayvanların yaşam standartlarını yükseltecek şekilde düzenlenmeli ve bu barınaklarda görev yapan personel sayısı artırılmalıdır. Hayvanların barınaklarda daha iyi şartlarda yaşamaları sağlanmalı ve sahiplendirme faaliyetleri teşvik edilmelidir.

4. Denetim Mekanizmalarının Güçlendirilmesi

Hayvan haklarına yönelik ihlallerin tespit edilmesi ve bu ihlallerin önlenmesi için denetim mekanizmaları güçlendirilmelidir. Belediyeler, sokak hayvanlarının korunması konusunda daha aktif bir rol oynamalı ve hayvanların ihtiyaçlarını karşılayacak programlar yürütmelidir.

TÜRK HUKUKUNDA HAYVAN HAKLARI

TÜRK HUKUKUNDA HAYVAN HAKLARI

SONUÇ

Türk hukukunda hayvan hakları, son yıllarda önemli gelişmeler kaydeden bir alan olmuştur. 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu ve Türk Ceza Kanunu’nda yapılan değişiklikler, hayvanların yaşam haklarını güvence altına almakta ve onlara yönelik kötü muameleyi engellemektedir. Ancak, yasal düzenlemelerin tam anlamıyla uygulanabilmesi için toplumun tüm kesimlerinin bilinçlendirilmesi ve bu konuda daha sıkı denetimlerin yapılması gerekmektedir.

Hayvan hakları, sadece yasal bir zorunluluk değil, aynı zamanda etik bir sorumluluktur. İnsanlar, hayvanlarla aynı ekosistemi paylaşan varlıklar olarak onların yaşam hakkına saygı duymak ve onları korumak zorundadır. Hayvanlara yönelik her türlü kötü muamele, yalnızca onların haklarını ihlal etmekle kalmaz, toplumsal ahlakı da zedeler. Bu nedenle, hayvan haklarına yönelik yasal düzenlemelerin güçlendirilmesi ve toplumda hayvan hakları bilincinin artırılması, daha adil ve merhametli bir dünya için elzemdir.

5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu m.28/A Gerekçesi

Maddeyle, Kanunun 28 inci maddesinden sonra gelmek üzere “Suçlar” başlıklı 28/A maddesi ihdas edilmektedir. Ceza hukukunun temel ilkelerinden olan suç ve cezada kanunilik (belirlilik ve öngörülebilirlik), ölçülülük ve orantılılık ilkeleri ile cezanın caydırıcılığı dikkate alınarak, hayvanlara karşı gerçekleştirilen bazı fiiller “kabahat” kapsamından çıkarılıp “suç” olarak düzenlenmektedir. Bu kapsamda, nesli yok olma tehlikesi altında olan bir hayvanı öldürmek, bir hayvan neslini yok etmek, Kanunun 12 nci maddesi kapsamındaki hayvan kesimleri ile 13 üncü maddesinin birinci fıkrasında belirtilen hususlar dışında bir ev hayvanını veya evcil hayvanı öldürmek, hayvanla cinsel ilişkide bulunmak, ev hayvanı veya evcil hayvana işkence etmek veya acımasız ve zalimce muamelede bulunmak, folklorik amaca yönelik, şiddet içermeyen ve ilgili izinler alınan geleneksel gösteriler dışında hayvanları dövüştürmek fiilleri, suç hâline getirilmektedir.

Belirtmek gerekir ki, suçun konusunu oluşturan ev hayvanı ve evcil hayvan tespit edilirken Kanunun 3 üncü maddesindeki tanımlar esas alınacaktır. Buna göre; öldürme, işkence, acımasız ve zalimce muamelede bulunma suçları bakımından “ev hayvanı”, gerçek veya tüzel kişiler tarafından özellikle evde, iş yerlerinde ya da arazisinde özel ilgi ve refakat amacıyla muhafaza edilen, bakımı ve sorumluluğu sahiplerince üstlenilen her türlü hayvan şeklinde; “evcil hayvan” ise insan tarafından kültüre alınmış ve eğitilmiş hayvanlar şeklinde anlaşılmalıdır.

Örneğin, yabani hayvan olmakla birlikte, ev, iş yeri veya arazide özel ilgi ve refakat amacıyla veya ilgili mevzuatı uyarınca verilen izinle muhafaza edilen, bakımı ve sorumluluğu sahiplerince üstlenilen papağan, geyik ve yaban keçisi gibi hayvanlar “ev hayvanı” olarak suçun konusu olabilecektir. Bunun gibi kedi veya köpek, sahipsiz bile olsa, insan tarafından kültüre alınmış bir tür olarak “evcil hayvan” sıfatıyla suçun konusu olabilecektir. Maddenin altıncı fıkrasında düzenlenen özel içtima hükmü ile maddede belirtilen suçların, birden fazla hayvana karşı aynı anda işlenmesi hâlinde verilecek cezanın yarı oranında artırılması hüküm altına alınmaktadır.

Maddenin yedinci fıkrasına göre, maddede belirtilen suçların, fıkrada sayılan ve hayvanların korunması ve gözetimi noktasında daha hassas olmaları beklenen kişilerce işlenmesi durumunda, verilecek ceza yarı oranında artırılacaktır.

Sahibi tarafından işlenen suçlar da dahil olmak üzere bu maddede belirtilen suçların işlenmesi hâlinde soruşturma yapılması, Tarım ve Orman Bakanlığının il veya ilçe müdürlükleri tarafından Cumhuriyet başsavcılığına yazılı başvuruda bulunulmasına bağlanmakta ve bu başvuru muhakeme şartı olarak kabul edilmektedir. Ancak, suçüstü hâlinde soruşturma genel hükümlere göre yapılacaktır. Ayrıca öldürme, cinsel ilişkide bulunma, işkence etme veya acımasız ve zalimce muamelede bulunma ve dövüştürme suçlarının başka bir kişi tarafından sahipli hayvana karşı işlenmesi hâlinde, Tarım ve Orman Bakanlığı il ve ilçe müdürlüklerinin yanı sıra hayvan sahibinin şikayeti üzerine de soruşturma yapılabileceği hükme bağlanmaktadır.

Ayrıca, maddede belirtilen suçların konusu olan ve Kanunun 24 üncü maddesi uyarınca el konulan kedi ve köpekler ile Tarım ve Orman Bakanlığınca uygun görülen diğer hayvanların, işlenen fiilin olumsuz sonuçlarından etkilenmemeleri amacıyla koruma altına alınmaları öngörülmektedir. Bu hayvanların, bakımevi bulunan en yakın belediye tarafından hayvan bakımevlerine götürülmesine ilişkin yükümlülük de ayrıca düzenlenmektedir.

HAYVANLARI KORUMA KANUNU İLE TÜRK CEZA KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN

Kanun No. 7332                                                                          

Kabul Tarihi: 9/7/2021

MADDE 1 – 24/6/2004 tarihli ve 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanununun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (ı) ve (k) bentleri aşağıdaki şekilde, (o) bendinde yer alan “Çevre” ibaresi “Tarım” şeklinde değiştirilmiş, fıkraya aşağıdaki (p) bendi eklenmiş ve (j) bendinde yer alan “ve süs” ibaresi madde metninden çıkarılmıştır.

“ı) Ev hayvanı: Gerçek veya tüzel kişiler tarafından özellikle evde, iş yerlerinde ya da arazisinde özel ilgi ve refakat amacıyla muhafaza edilen, bakımı ve sorumluluğu sahiplerince üstlenilen her türlü hayvanı,”

“k) Hayvan bakımevi: Bakanlıktan izin alınmak suretiyle kurulan ve hayvanların rehabilite edileceği bir tesisi,”

“p) Rehabilitasyon: Sahipsiz hayvanların tedavi ve parazit mücadelesinin yapılmasını, aşılanmasını, kısırlaştırılmasını ve dijital kimliklendirme yöntemleriyle işaretlenmesini,”

MADDE 2 – 5199 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (j) bendi ve (k) bendinin ikinci cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve (k) bendine aşağıdaki cümle eklenmiştir.

“j) Yerel yönetimler, gönüllü kuruluşlarla iş birliği içerisinde, sahipsiz ve güçten düşmüş hayvanların korunması için hayvan bakımevleri kurarak onların bakımlarını ve tedavilerini sağlar ve eğitim çalışmaları yapar. Ayrıca yerel yönetimler, ilgili karar organının uygun görmesi halinde hayvan hastanesi kurar.”

“Kedi ve köpek sahipleri, hayvanlarını dijital kimliklendirme yöntemleriyle kayıt altına aldırmakla yükümlüdürler.”

“Dijital kimliklendirme yöntemlerine ilişkin usul ve esaslar Bakanlıkça yürürlüğe konulacak yönetmelikle belirlenir.”

MADDE 3 – 5199 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “bakımının gerektirdiği yaygın eğitim programına katılarak” ibaresi, üçüncü ve beşinci fıkralarında yer alan “ve süs” ibareleri ile beşinci fıkrasında yer alan “bilhassa ev ve bahçesi içerisinde” ibaresi madde metninden çıkarılmış, dördüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, altıncı ve yedinci fıkraları yürürlükten kaldırılmıştır.

“Ev hayvanı ve kontrollü hayvanları bulundurma ve sahiplenme şartları, hayvan bakımı ve korunması konularında verilecek eğitim ile ilgili usul ve esaslar ile sahiplenilerek bakılan hayvanların çevreye verecekleri zarar ve rahatsızlıkları önleyici tedbirler, Bakanlıkça çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.”

MADDE 4 – 5199 sayılı Kanunun 10 uncu maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiş, ikinci fıkrasında yer alan “Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca” ibaresi “Bakanlıkça” şeklinde, dördüncü fıkrasında yer alan “Ev ve süs hayvanlarının üretimini ve ticaretini yapanlar, annenin ve yavrularının” ibaresi “Ev hayvanlarının üretimini ve ticaretini yapanlar, hayvanların” şeklinde, yedinci fıkrasında yer alan “Bakanlığın görüşü alınarak Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca” ibaresi “Bakanlıkça” şeklinde değiştirilmiştir.

“Ev hayvanı satış yerlerinde kedi ve köpek bulundurulamaz, ancak buralarda Bakanlıkça izin verilen ev hayvanı üretim yerlerindeki kedi ve köpeklerin satışı yapılabilir.”

MADDE 5 – 5199 sayılı Kanunun 14 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde yer alan “acımasız ve zalimce işlem yapmak,” ibaresi ve (c) ve (d) bentlerinde yer alan “ve süs” ibareleri madde metninden çıkarılmış, (e) bendine “vücutlarına” ibaresinden sonra gelmek üzere “tedavi maksatlı olmayan” ibaresi eklenmiş, (j) ve (l) bentleri aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve fıkraya aşağıdaki bentler eklenmiştir.

“j) Hayvanlara cinsel saldırıda bulunmak veya tecavüz etmek.”

“l) Bakanlıkça belirlenen tehlike arz eden hayvanları üretmek, sahiplenmek, sahiplendirmek, barındırmak, beslemek, takas etmek, sergilemek, hediye etmek ve bunların ülkemize girişini, satışını ve reklamını yapmak.”

“m) Hayvanlara işkence yapmak veya acımasız ve zalimce muamelede bulunmak.

n) Ev hayvanını terk etmek.”

MADDE 6 – 5199 sayılı Kanunun 15 inci maddesinin ikinci fıkrasının (b) ve (c) bentleri aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, (c) bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki bent eklenmiş ve diğer bentler buna göre teselsül ettirilmiş, fıkranın mevcut (ı) bendinde yer alan “takdiri ile” ibaresi “tarafından” şeklinde değiştirilmiş ve fıkraya aşağıdaki bent eklenmiş, dördüncü fıkrasında yer alan “il çevre ve orman” ibaresi “doğa koruma ve milli parklar il şube” şeklinde, fıkranın son cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve fıkraya aşağıdaki cümle eklenmiştir.

“b) Doğa koruma ve milli parklar il şube müdürü,

c) Tarım ve orman il müdürü,”

“d) Çevre ve şehircilik il müdürü,”

“1) İl baro temsilcisi veya ildeki barolardan birer temsilci,”

“Kurul en geç üç ayda bir başkanın çağrısı üzerine toplanır.”

“Gerektiğinde olağanüstü toplantılar yapılabilir.”

MADDE 7 – 5199 sayılı Kanunun 16 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendine “geliştirmek” ibaresinden sonra gelmek üzere “, denetlemek” ibaresi ve fıkraya (g) bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki bent eklenmiş, diğer bent buna göre (ı) bendi olarak teselsül ettirilmiştir.

“h) Kanunda belirtilen faaliyet ve görevleri yerel yönetimler ve tarım ve orman il müdürlükleri ile eşgüdüm sağlayarak yaptırmak,”

MADDE 8 – 5199 sayılı Kanunun 19 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan “Ev ve süs hayvanlarının” ibaresi “Hayvanların” şeklinde değiştirilmiş, fıkraya “kurum ve kuruluşlara” ibaresinden sonra gelmek üzere “teşvik veya” ibaresi ve “esas ve usuller,” ibaresinden sonra gelmek üzere “Hazine ve” ibaresi ile maddeye aşağıdaki fıkra eklenmiştir.

“Birinci fıkra kapsamındaki faaliyetlerde kullanılmak üzere, gerçek ve tüzel kişilerce ayni veya nakdî bağış Bakanlığa ve yerel yönetimlere yapılabilir.”

MADDE 9 – 5199 sayılı Kanunun 20 nci maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.

“Bu madde hakkında 15/2/2011 tarihli ve 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanunun 48 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uygulanmaz.”

MADDE 10 – 5199 sayılı Kanunun 22 nci maddesinin başlığı “Hayvanat bahçeleri ve doğal yaşam parkları” şeklinde değiştirilmiş, maddenin birinci fıkrasının ikinci cümlesi yürürlükten kaldırılmış ve maddeye aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.

“Gerçek veya tüzel kişiler, hayvanların etolojisine ve habitatına uygun, serbest dolaşımlarına imkan sağlayan doğal yaşam parkları kurabilir.

Hayvanat bahçeleri ile doğal yaşam parklarının kuruluşu ile çalışma usul ve esasları Bakanlıkça çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.”

MADDE 11 – 5199 sayılı Kanunun 28 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“MADDE 28 – Bu Kanun hükümlerine aykırı davrananlara aşağıdaki idarî para cezaları verilir:

a) 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (k) bendinin ikinci cümlesine aykırı davrananlara hayvan başına bin iki yüz Türk lirası idarî para cezası.

b) 5 inci maddenin birinci ve ikinci fıkralarında öngörülen hayvanların sahiplenilmesi ve bakımı ile ilgili yasaklara ve yükümlülüklere uymayan ve alınması gereken önlemleri almayanlara hayvan başına bin Türk lirası; üçüncü fıkrasına aykırı davranan işletme sahiplerine beş bin Türk lirası idarî para cezası.

c) 7 nci maddede yazılan cerrahi amaçlı müdahaleler ile ilgili hükümlere aykırı davrananlara hayvan başına bin Türk lirası idarî para cezası.

d) Fiil suç teşkil etmediği takdirde, 8 inci maddenin birinci fıkrasında yazılı, bir hayvan neslini yok edecek müdahalede bulunanlara hayvan başına otuz beş bin Türk lirası; ikinci, üçüncü ve dördüncü fıkralarına uymayanlara hayvan başına dört bin beş yüz Türk lirası idarî para cezası.

e) 9 uncu maddede ve çıkarılacak yönetmeliklerinde belirtilen hususlara uymayanlara hayvan başına bin iki yüz Türk lirası; yetkisi olmadığı hâlde hayvan deneyi yapanlara hayvan başına dört bin beş yüz Türk lirası idarî para cezası.

f) 10 uncu maddenin birinci fıkrasının birinci cümlesine aykırı davrananlara beş yüz Türk lirası; birinci fıkrasının ikinci cümlesine aykırı davrananlara hayvan başına bin beş yüz Türk lirası; dördüncü fıkrasındaki yükümlülüklere aykırı davrananlara hayvan başına beş yüz Türk lirası; beşinci fıkrası uyarınca çıkarılacak yönetmelik hükümlerine aykırı davrananlara beş bin Türk lirası; altıncı fıkrasına aykırı davrananlara üç bin Türk lirası; sekizinci fıkrasına aykırı davrananlara hayvan başına bin Türk lirası idarî para cezası.

g) 11 inci maddenin birinci fıkrasındaki eğitim ile ilgili yasaklara aykırı davrananlara beş bin beş yüz Türk lirası idarî para cezası.

h) 12 nci maddenin birinci fıkrasına aykırı hareket edenlere hayvan başına iki bin yüz Türk lirası; ikinci fıkrasına aykırı hareket edenlere hayvan başına beş bin iki yüz elli Türk lirası idarî para cezası.

ı) 13 üncü maddenin ikinci fıkrası hükmüne aykırı davrananlara hayvan başına iki bin iki yüz Türk lirası; aykırı davranışların işletmelerce gösterilmesi hâlinde hayvan başına beş bin beş yüz Türk lirası idarî para cezası.

j) 14 üncü maddenin birinci fıkrasının (a), (b), (e), (g), (h), (ı) ve (k) bentlerine aykırı davrananlara hayvan başına bin beş yüz Türk lirası; (f) ve (1) bentlerine aykırı davrananlara hayvan başına on bir bin Türk lirası; (d) bendine aykırı davrananlara iki bin Türk lirası; (n) bendine aykırı davrananlara hayvan başına iki bin Türk lirası idarî para cezası.

k) Radyo ve Televizyon Üst Kurulunun takibi sonucunda 20 nci maddeye aykırı hareket ettiği tespit edilen ulusal radyo ve televizyon kurum ve kuruluşlarına maddenin ihlal edildiği her ay için yirmi bir bin Türk lirası idarî para cezası.

1) 21 inci maddeye aykırı hareket edenlere hayvan başına bin beş yüz Türk lirası idarî para cezası.

m) 22 nci maddede belirtilen yükümlülüğe ve çıkarılacak yönetmelikte belirlenen hükümlere aykırı davrananlara hayvan başına iki bin beş yüz Türk lirası idarî para cezası.

Maddede düzenlenen kabahatlerin veteriner hekim, veteriner sağlık teknisyeni, hayvan koruma gönüllüsü, hayvan koruma derneği üyeleri, hayvan koruma vakfı üyeleri veya hayvanlara bakmak veya onları korumakla görevlendirilen kişiler tarafından işlenmesi durumunda verilecek ceza iki kat artırılarak uygulanır.

Maddede düzenlenen kabahatlere konu olan ve 24 üncü madde uyarınca el konulan kedi ve köpekler ile Bakanlıkça uygun görülen diğer hayvanlar koruma altına alınarak bakımevi bulunan en yakın belediye tarafından hayvan bakımevine götürülür.”

MADDE 12 – 5199 sayılı Kanuna 28 inci maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.

“Adli cezalar

MADDE 28/A – Nesli yok olma tehlikesi altında olan bir hayvanı öldüren kişi bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası; bir hayvan neslini yok eden kişi beş yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

12 nci madde kapsamındaki hayvan kesimleri ile 13 üncü maddenin birinci fıkrasında belirtilen hususlar dışında bir ev hayvanını veya evcil hayvanı kasten öldüren kişi altı aydan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Hayvanlara cinsel saldırıda bulunan veya tecavüz eden kişi altı aydan üç yıla kadar hapis ve yüz günden az olmamak üzere adli para cezası ile cezalandırılır.

14 üncü maddenin birinci fıkrasının (m) bendinde düzenlenen yasağa aykırı davranmak suretiyle bir ev hayvanına veya evcil hayvana işkence eden veya acımasız ve zalimce muamelede bulunan kişi altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

11 inci maddenin ikinci fıkrasının ikinci cümlesi saklı kalmak üzere, hayvanları dövüştüren kişi üç aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır.

Maddede düzenlenen suçların birden fazla hayvana karşı aynı anda işlenmesi durumunda verilecek ceza yarı oranında artırılır.

Maddede düzenlenen suçların veteriner hekim, veteriner sağlık teknisyeni, hayvan koruma gönüllüsü, hayvan koruma derneği üyeleri, hayvan koruma vakfı üyeleri veya hayvanlara bakmak yahut onları korumakla görevlendirilen kişiler tarafından işlenmesi durumunda verilecek ceza yarı oranında artırılır.

Sahibi tarafından işlenen suçlar da dahil olmak üzere bu maddede belirtilen suçların işlenmesi halinde soruşturma yapılması Tarım ve Orman Bakanlığının il veya ilçe müdürlükleri tarafından Cumhuriyet başsavcılığına yazılı başvuruda bulunulmasına bağlıdır. Bu başvuru muhakeme şartı niteliğindedir. Suçüstü halinde ise soruşturma genel hükümlere göre yapılır. İkinci, üçüncü, dördüncü ve beşinci fıkralarda belirtilen suçların başka bir kişi tarafından sahipli hayvana karşı işlenmesi halinde hayvan sahibinin şikayeti üzerine de soruşturma yapılır.

Maddede düzenlenen suçlara konu olan ve 24 üncü madde uyarınca el konulan kedi ve köpekler ile Bakanlıkça uygun görülen diğer hayvanlar koruma altına alınarak bakımevi bulunan en yakın belediye tarafından hayvan bakımevine götürülür.”

MADDE 13 – 5199 sayılı Kanuna aşağıdaki ek madde eklenmiştir.

“Belediyelerin sorumluluğu

EK MADDE 1 – Büyükşehir belediyeleri, il belediyeleri ve nüfusu yirmi beş bini aşan büyükşehir ilçe belediyeleri ile diğer belediyeler, sahipsiz veya güçten düşmüş ya da tehlike arz eden hayvanların korunması ve bakımının yapılması ile rehabilitasyonunun sağlanması amacıyla hayvan bakımevleri kurar.

Birinci fıkrada belirtilen hayvanlar, ilgili belediyeler tarafından hayvan bakımevine götürülür. Hayvan bakımevi kurma zorunluluğu olmayan belediyeler ise sorumluluk alanındaki bu hayvanları en yakın hayvan bakımevine götürür. Rehabilite edilen hayvanlar Bakanlıkça oluşturulan veri tabanına kaydedilir. Rehabilitasyon süreci tamamlanan hayvanların, bakımevine getiren belediye tarafından öncelikle alındıkları ortama bırakılmaları esastır.

Rehabilite edilmemiş sahipsiz köpekler, belediyelerce hayvan bakımevlerinde veya geçici ünitelerde kısırlaştırılarak veri tabanına kaydedilir. Geçici ünitelerde yapılan kısırlaştırmalar sonrasında, köpekler alındıkları ortama bırakılmadan önce sağlıklarına kavuşmaları için gerekli tedbirler alınır. Bakanlık da bu kapsamdaki köpeklerin kısırlaştırılmasına her türlü yardımda bulunur.”

MADDE 14 – 5199 sayılı Kanuna aşağıdaki ek madde eklenmiştir.

“EK MADDE 2 – Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten sonra hayvanların kullanıldığı kara ve su sirkleri ile yunus parklarının kurulması yasaktır.

Mevcut işletmeler, herhangi bir nedenle eksilen hayvan sayısını tamamlama ya da artırma, yeni şube açma gibi yollarla kapasite artırımına gidemez, üretim yapamaz, Bakanlığın izni olmadan işletme hakkını devredemez, on yılın sonunda faaliyetine son verir. Bu işletmelerin hayvanların etolojisine uygun olarak faaliyet göstermesini sağlayacak kriterler, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içinde Bakanlık tarafından çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.

Bu maddede belirtilen yasaklara aykırı davrananlara hayvan başına yirmi beş bin Türk lirası idarî para cezası verilir.”

MADDE 15 – 5199 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.

“GEÇİCİ MADDE 3 – 14 üncü maddenin birinci fıkrasının (1) bendi uyarınca, tehlike arz eden hayvanların belirlenmesine ilişkin Bakanlıkça yapılacak düzenleme yürürlüğe konuluncaya kadar; Pitbull TerrierJapanese Tosa, Dogo ArgentinoFila Brasilerio türlerini veya bunların melezlerini üreten, sahiplenen, sahiplendiren, barındıran, besleyen, takas eden, sergileyen, hediye eden ve bunların ülkemize girişini, satışını ve reklamını yapana hayvan başına on bir bin Türk lirası idarî para cezası verilir. Bu hayvanlara el konulur ve bu hayvanlar belediyeler tarafından hayvan bakımevine götürülür.

Birinci fıkra kapsamına giren hayvanları bu madde yürürlüğe girinceye kadar sahiplenmiş olanlardan, maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı aylık süre içinde hayvanlarını kısırlaştıran ve buna dair belgeyle birlikte Bakanlığa başvurarak veri tabanına kayıt ettirenler hakkında, birinci fıkrada veya 28 inci maddenin birinci fıkrasının (j) bendinde öngörülen idari yaptırım hükümleri uygulanmaz. Kısırlaştırma işlemi için maddenin yürürlüğe girmesinden önce gebe kalmış hayvanların doğum yapması, yavruların dört aylık olması beklenir. Bu hayvanların ölümü halinde Bakanlığa bilgi verilir ve kayıttan düşürülür.

Kısırlaştırılan ve kayıt altına alınan bu hayvanlar kayıt belgesiz, ağızlıksız ve tasmasız olarak dolaştırılamaz, halkın yoğun olarak bulunduğu yerler ile çocuk oyun alanları ve parklarına sokulamaz. Ağızlık ve tasma takma zorunluluğu ile halkın yoğun olarak bulunduğu yerlere ve çocuk oyun alanları ve parklarına girme yasağı maddenin yürürlüğe girmesiyle birlikte uygulanmaya başlanır. Bu fıkra hükümlerine aykırı hareket edenlere, on bir bin Türk lirası idarî para cezası verilir. Bu fıkrada belirtilen yasaklara aykırılığın tekrarı halinde, idarî para cezası verilir ve hayvanlara el konulur ve hayvan, konulabileceği bakımevi bulunan en yakın belediye tarafından hayvan bakımevine götürülür.

Bu madde kapsamında hayvan sahibi olanlar, hayvanlarını en yakın bakımevine bırakabilirler. Bu hayvanların sokağa terki halinde otuz bin Türk lirası idarî para cezası verilir.

Yerel yönetimler tarafından kurulan hayvan bakımevleri, bu madde uyarınca teslim edilen hayvanları kabul etmek zorundadır.

Bu Kanun uyarınca çıkarılacak yönetmelikler, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içinde yürürlüğe konulur.”

MADDE 16 – 5199 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.

“GEÇİCİ MADDE 4 – Büyükşehir belediyeleri, il belediyeleri ve nüfusu yetmiş beş bini aşan belediyeler 31/12/2022, diğer belediyeler ise 31/12/2024 tarihine kadar ek 1 inci maddenin birinci fıkrasında belirtilen hayvan bakımevlerini kurmakla yükümlüdür.

Belediyeler bu madde yürürlüğe girdikten sonra üç yıl süreyle birinci fıkra gereğince hayvan bakımevleri kurmak ve rehabilitasyon işlemlerini gerçekleştirmek için kesinleşmiş en son bütçe gelirlerinin binde beşi oranında kaynak ayırır. Bu oran büyükşehir belediyelerinde binde üç olarak uygulanır. Bu fıkra uyarınca ayrılan ödenekler başka bir amaç için kullanılamaz.

Kedi ve köpek sahipleri, hayvanlarını en geç 31/12/2022 tarihine kadar dijital kimliklendirme yöntemleriyle kayıt altına aldırmak zorundadır.”

MADDE 17 – 5199 sayılı Kanunun;

a) 6 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “Tarım ve Köyişleri” ibaresi “Çevre ve Şehircilik” şeklinde, beşinci fıkrasında yer alan “usul ve esasları,” ibaresi “usul ve esasları ile burada çalışan personelin niteliğine ilişkin hususlar” şeklinde değiştirilmiştir.

b) 8 inci maddesinin üçüncü fıkrasında ve 17 nci maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “ve süs” ibareleri madde metninden çıkarılmıştır.

c) 9 uncu maddesinin beşinci fıkrasında yer alan “Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ile” ibaresi madde metninden çıkarılmış ve altıncı fıkrasında yer alan “Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca” ibaresi “Bakanlıkça” şeklinde değiştirilmiştir.

26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 151 inci maddesinin ikinci fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.

MADDE 18 – Bu Kanunun;

a) 4 üncü maddesiyle 5199 sayılı Kanunun 10 uncu maddesinin birinci fıkrasına eklenen hüküm, yayımı tarihinden bir yıl sonra,

b) Diğer hükümleri yayımı tarihinde,

yürürlüğe girer.

MADDE 19 – Bu Kanun hükümlerini Cumhurbaşkanı yürütür.

13/7/2021

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Post comment