İş HukukuENGELLİ ÇALIŞANLARIN İŞ HUKUKU KAPSAMINDAKİ HAKLARI

Engelli çalışanların iş hukuku kapsamındaki hakları, Türkiye’de hem ulusal mevzuatla hem de uluslararası normlarla güvence altına alınmıştır. Türkiye’de de engelli çalışanların hakları, 4857 sayılı İş Kanunu, 5378 sayılı Engelliler Hakkında Kanun ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu gibi mevzuatlarla düzenlenmiştir.

Engelli çalışanların iş hukuku kapsamındaki hakları; engelli bireylerin iş gücüne katılımını desteklemek, çalışma hayatındaki eşitlikçi yaklaşımları güçlendirmek ve engelli bireylerin potansiyellerini en iyi şekilde kullanmalarına imkan tanımak için önemlidir.

Anayasa’nın 61. maddesinin ikinci fıkrasında, “Devlet, engellilerin korunmalarını ve toplum hayatına uyum sağlamalarını temin edecek önlemleri alır.” şeklinde bir hüküm yer almaktadır. Bu düzenleme, engelli bireylerin topluma aktif katılımını desteklemeyi ve günlük yaşamlarındaki zorlukları aşmalarına yardımcı olmayı amaçlamaktadır.

ENGELLİ ÇALIŞANLARIN İŞ HUKUKUNDAKİ YERİ VE TANIMI

Türkiye’de engelli çalışanların hakları, özellikle Anayasa, 4857 sayılı İş Kanunu, 5378 sayılı “Engellilerin Çalışma Hayatına Katılımı Hakkında Kanun” ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu gibi çeşitli yasal düzenlemelerle korunmaktadır. Bu yasalar, engelli bireylerin çalışma hayatında eşit haklar ve güvenli bir ortamda çalışma imkânı bulmalarını sağlamayı hedefler.

4857 sayılı İş Kanunu, engelli tanımına doğrudan yer vermemektedir. Ancak Kanunun 30. maddesi çerçevesinde, engellilerin çalışabileceği işlerin türü, hangi işlerde çalışabilecekleri, bu işlerdeki özel çalışma koşulları ve meslek seçimlerine ilişkin düzenlemeler, ayrı bir yönetmelik ile belirlenmiştir. 25 Nisan 2009 tarihli ve 27210 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Yurtiçinde İşe Yerleştirme Hizmetleri Hakkında Yönetmelik”in 3. maddesinde engelli, doğuştan veya sonradan bedensel, zihinsel, ruhsal, duyusal ve sosyal yeteneklerini belirli derecelerde kaybeden, bu nedenle toplumsal hayata uyum sağlamakta ve günlük ihtiyaçlarını karşılamakta güçlük çeken kişiler olarak tanımlanmıştır. Ayrıca, bu kişilerin %40 ve üzeri vücut fonksiyon kaybı olması ve durumlarını sağlık kurulu raporu ile belgelemesi gerekmektedir.

  • 4857 sayılı İş Kanunu

4857 sayılı İş Kanunu, işçi ve işveren arasındaki ilişkileri düzenleyen temel kanun olup, engelli bireylerin çalışma hayatına dair özel düzenlemeler içerir.

4857 sayılı İş Kanunu’nun 30. maddesi gereği, işverenler, özel sektörde elli veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az yüzde üç oranında engelli çalışan istihdam etmekle yükümlüdür. Kamu işyerlerinde ise bu oran yüzde dört olarak belirlenmiştir. Engelli çalışanlar, mesleklerine, beden ve ruhsal durumlarına uygun işlerde istihdam edilmelidir. Öte yandan, İş Kanunu’nun 4. maddesine göre, tarım ve orman sektöründeki işyerleri, 50 veya daha az işçi çalıştırıyorsa bu kanun kapsamına girmemektedir. Ancak bu işyerlerinde işçi sayısı 51 ve üzerine çıktığında, engelli çalışan istihdam etme zorunluluğu devreye girer.

  • 5378 Sayılı Engellilerin Çalışma Hayatına Katılımı Hakkında Kanun

5378 sayılı “Engellilerin Çalışma Hayatına Katılımı Hakkında Kanun”, engelli bireylerin iş gücüne katılımını artırmayı amaçlayan önemli düzenlemeler içermektedir. Kanun, işverenlere engelli istihdamı konusunda %3 oranında bir yükümlülük getirir ve buna uymayanlara cezai yaptırımlar uygulanır. Ayrıca, devlet engelli bireylerin istihdamını teşvik etmek amacıyla çeşitli ekonomik destekler sunar. İşyerlerinde engelli çalışanların erişebilirliğini sağlamak için fiziksel düzenlemeler yapılması gerekmekte ve engelli bireylerin mesleki becerilerini artırmaya yönelik eğitimler de teşvik edilmektedir.

  • 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu

6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu, tüm çalışanların sağlıklı ve güvenli bir ortamda çalışmasını sağlamak amacıyla çıkarılmıştır ve engelli çalışanların haklarını da güvence altına alır. Kanun, işverenlere engelli çalışanların özel ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak iş sağlığı ve güvenliği önlemleri almayı, işyerlerinde risk değerlendirmesi yapmayı, engelli çalışanları eğitmeyi ve işyerlerinde gerekli düzenlemeleri yapmayı yükler. Bu düzenlemeler, engelli bireylerin fiziksel, kimyasal ve ergonomik risklerden korunmasını hedefler.

ENGELLİ ÇALIŞANLARIN İSTİHDAM HAKKI VE İŞVEREN YÜKÜMLÜLÜKLER

Engelli statüsünde kabul edilen vatandaşlar, vücut fonksiyonlarında en az %40 oranında kayıp yaşayan ve bu durumu yetkili sağlık kuruluşlarından alacakları engelli sağlık kurulu raporu ile belgeleyen kişilerdir. Bu kişiler, engelli olarak kaydedilmek üzere ilgili kurumlara başvuruda bulunabilirler. Türkiye’de engelli bireylerin iş gücüne katılımı, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 30. maddesinde yer alan kota uygulaması ile teşvik edilmektedir. Bu sistem, işverenlerin belirli bir oranı engelli çalışanlardan karşılamasını amaçlamaktadır.  4857 sayılı İş Kanunu’nun 30. maddesi uyarınca, işverenlerin belirli bir işçi sayısına ulaşan işyerlerinde engelli ve eski hükümlü işçi istihdamı sağlaması gerekmektedir. Bu yükümlülükler şu şekilde özetlenebilir:

  • Özel sektör işyerleri için, 50 veya daha fazla işçi çalıştıran işverenlerin en az %3 engelli işçi istihdam etmesi zorunludur.
  • Kamu sektöründeki işyerleri ise, 50 ve üzeri çalışanı bulunan işverenlerin %4 oranında engelli işçi, ayrıca %2 oranında eski hükümlü veya terörle mücadelede malul sayılmayacak şekilde yaralanan işçi çalıştırmaları gerekmektedir.

İşveren, engelli çalışanların işyerine erişimini sağlamak için erişilebilirlik düzenlemeleri yapmalı, çalışma alanlarını ve araç gereçleri engelli bireylerin ihtiyaçlarına uygun hale getirmelidir. Ayrıca, engelli çalışanlar için esnek çalışma saatleri ve eğitim fırsatları sunulmalı, ayrımcılığa karşı koruma sağlanmalıdır. İş sağlığı ve güvenliği açısından özel önlemler alınmalı ve engelli çalışanların sosyal güvenlik hakları güvence altına alınmalıdır. Aynı zamanda işveren engelli çalışanı engeline uygun görevlerde kalabilmesi için desteklemelidir.

4857 sayılı İş Kanunu’nun “Eşit Davranma İlkesi” başlıklı 5. maddesi, engelli çalışanların haklarını güvence altına almak için önemli bir düzenleme getirmiştir. Bu madde, iş yaşamında dil, ırk, renk, cinsiyet, engellilik, siyasal düşünce, felsefi inanç, din ve mezhep gibi farklı sebeplere dayalı ayrımcılığın yasak olduğunu belirtmektedir.

Bu düzenleme ile engelli bireylerin iş yerlerinde herhangi bir ayrımcılığa tabi tutulması yasaklanmıştır. Ayrıca, ayrımcılık yasağı yalnızca engellilikle sınırlı kalmaz; cinsiyet, ırk, etnik köken, din, yaş, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği gibi diğer ayrımcılık türlerini de kapsar. İş hayatında ayrımcılığa uğrayan bireyler, yasal haklarını kullanarak mahkemeye başvurabilir ve bu tür haksız uygulamalara karşı hukuki yollara başvurma hakkına sahiptir. Bu düzenlemeler, işyerlerinde eşitlik ve adaletin sağlanmasını amaçlamakta ve çalışanların her türlü ayrımcılığa karşı korunmasını hedeflemektedir.

ENGELLİ KOTASININ İŞYERLERİNDE UYGULANMASI VE ŞARTLARI

Türkiye’de engelli bireylerin iş gücüne katılımını teşvik etmek amacıyla belirli işyerlerinde engelli çalışan istihdamı zorunlu hale getirilmiştir. Engelli kotasının yasal dayanağı, 5378 sayılı Engelliler Hakkında Kanun ve 4857 sayılı İş Kanunu’na dayanmaktadır.

Engelli kotası, işyerlerinde engelli bireylerin istihdamını teşvik etmek amacıyla belirlenen bir düzenlemedir. Türkiye’deki 50 ve üzeri çalışanı olan işyerlerinde, toplam çalışan sayısının %3’ü kadar engelli çalışan istihdam edilmesi zorunludur. Örneğin, 100 çalışanı olan bir işyerinde en az 3 engelli çalışan istihdam edilmelidir. Bu yükümlülük, hem kamu sektöründe hem de özel sektörde geçerlidir. İşverenler, bu kotaya uymayıp yükümlülüklerini ihlal ettikleri takdirde idari para cezalarıyla karşılaşabilirler. 50’den az çalışanı olan işyerleri ise engelli çalıştırma zorunluluğundan muaftır.

Engelli çalışan istihdam eden işverenlere, sigorta primi desteği ve vergi indirimi gibi teşvikler sağlanmaktadır. Ancak, engelli çalışan kotasına uymayan işyerlerine idari para cezası uygulanır. Cezalar, kotaya uymayan her engelli çalışan başına belirli bir miktar üzerinden hesaplanır.

Engelli bireylerin engelli istihdamında görev alabilmesi için, Yurt İçinde İşe Yerleştirme Yönetmeliği’nin 3. maddesinde belirtilen engelli tanımına uymaları gerekmektedir. Bu tanıma göre, kişinin sağlık kurulu raporuyla en az %40 vücut fonksiyonu kaybı olduğunun onaylanması gerekir. Engel oranı %40’ın altında olanlar ya da sadece tek hekim raporu ile engel durumu belirlenenler engelli kontenjanına dahil edilemez. Ayrıca, 14 yaşını doldurmamış bireyler engelli olarak sayılmaz. Engelli bireyler, su altı ve yeraltı işlerinde çalıştırılamaz, ancak diğer tüm işyerlerinde görev alabilirler.

ENGELLİ ÇALIŞANLARIN ÇALIŞMA KOŞULLARI: İŞ SAATLERİ VE ESNEKLİK

Engelli personellerin çalışma saatleri, özel sektör ve kamu kurumlarında farklılık gösterebilir. Genel olarak, engelli çalışanların haftalık çalışma süresi 45 saattir ve bu süre, normal çalışanlarla aynı şekilde haftanın iş günlerine yayılır. Ancak engelli bireylerin sağlık durumları ve iş koşullarına uyum sağlama ihtiyaçları göz önünde bulundurularak, işverenler mesai saatlerinde esneklik sağlayabilir.

Engelli çalışanların çalışma koşulları, onların fiziksel ve zihinsel ihtiyaçlarına göre esnek bir şekilde düzenlenebilir. Engelli bireylerin iş gücüne katılımını artırmak ve verimli çalışmalarını sağlamak için, işverenlerin bazı düzenlemeleri yerine getirmesi gerekmektedir.

Engelli çalışanların iş saatleri, sağlık durumlarına bağlı olarak daha esnek hale getirilebilir. Uzun süreli çalışma saatleri, engelli bireyler için fiziksel ve zihinsel olarak zorlayıcı olabileceğinden, işverenler bu çalışanlar için uygun düzenlemeler yapmalıdır. Engelli çalışanların sağlık durumlarına göre kısa çalışma süreleri uygulanabilir; böylece çalışanlar, fazla yorulmadan görevlerini yerine getirebilir ve sağlıklarını koruyabilirler. Ayrıca, esnek çalışma saatleri de sunulabilir; bu sayede engelli çalışanlar, işyerindeki standart saatlere bağlı kalmaksızın kendi ihtiyaçlarına göre çalışma saatlerini belirleyebilirler.

ENGELLİ ÇALIŞANLARIN İŞ HUKUKU KAPSAMINDAKİ HAKLARI

ENGELLİ ÇALIŞANLARIN İŞ HUKUKU KAPSAMINDAKİ HAKLARI

ENGELLİ ÇALIŞANLARIN ÜCRET VE TAZMİNAT HAKLARI

Engelli çalışanların ücret ve tazminat hakları, Türkiye’deki iş kanunları çerçevesinde belirli düzenlemelere tabidir. Engelli çalışanlar, diğer çalışanlar gibi ücret alırlar ve ücretleri, yaptıkları işin türü, çalışma süresi ve şirket politikalarıyla uyumlu şekilde belirlenir. Ancak engelli çalışanların ücretleriyle ilgili belirli ayrımcılık yapılamaz.

  • Asgari Ücret: Engelli çalışanlar en az asgari ücretle çalıştırılmak zorundadır.
  • Eşit Ücret: Engelli bir çalışana aynı işi yapan fakat engelli olmayan bir çalışandan daha düşük ücret verilmesi yasal olarak yasaktır.
  • Vergi İndirimi: Engelli çalışanlar, Gelir Vergisi Kanunu’na göre vergi indirimi hakkına sahiptir. Bu net maaşlarını artırabilecek niteliktedir.

Engelli çalışanlar, normal çalışanlar gibi işten çıkartılma veya işten ayrılma durumlarında tazminat haklarına sahiptir. Ancak, bazı özel durumlar engelli çalışanlar için geçerli olan tazminat haklarını etkileyebilir.

  • Kıdem Tazminatı: Engelli çalışanlar, kıdem tazminatı hakkına sahiptir. Eğer bir engelli çalışan, iş yerinde en az 1 yıl çalışmışsa ve işten kendi isteğiyle veya işverenin hatalı davranışları sonucu ayrılmışsa kıdem tazminatı alabilir.
  • İhbar Tazminatı: Engelli çalışanlar, ihbar süresi ihlal edilirse ihbar tazminatına hak kazanabilirler. İşten çıkartılmadan önce, işverenin işçiye belirli bir süre önceden bildirimde bulunması gerekmektedir.
  • İş Kazası ve Meslek Hastalığı Tazminatları: Engelli çalışanlar, iş kazası ya da meslek hastalığına uğramaları durumunda, işverenin sorumluluğunda tazminat talep edebilirler.

ENGELLİ ÇALIŞANLARDA VERGİ İNDİRİMİ

Anayasanın 61. maddesi, engellilerin yaşam standartlarını iyileştirme ve geliştirme konusunda devletin sorumluluğunu güvence altına alır. Bu maddeye göre, devlet engellilerin korunması ve topluma uyum sağlamaları için gerekli önlemleri alacak ve bu amaçla gerekli organizasyonları kuracaktır. Bu çerçevede engelli vatandaşların karşılaştığı zorlukların ortadan kaldırılmasına destek olmak, sosyal ve ekonomik hayata daha kolay katılmalarını sağlamak ve engelliler ile diğer bireyler arasındaki fırsat eşitsizliğini gidermek amacıyla vergi yasalarında çeşitli düzenlemeler yapılmıştır. Gelir Vergisi Kanunu’nda yer alan engellilik indirimi, engelli bireylere yönelik vergi avantajlarından biridir.

Gelir Vergisi Kanunu’nun 31. maddesine göre;

  • Çalışma gücünün en az %80‘ini kaybedenler birinci derece engelli,
  • Çalışma gücünün en az %60‘ını kaybedenler ikinci derece engelli,
  • Çalışma gücünün en az %40‘ını kaybedenler ise üçüncü derece engelli olarak kabul edilmektedir.

Bu çerçevede, engellilik indirimi, çalışma gücünü kaybeden bireylerin ücret ve/veya kazançlarına engellilik derecelerine göre belirlenen oranlarda yapılan bir indirimdir.

Vergi dairesi başkanlıkları veya defterdarlıklarca yetkili hastaneye sevk edilen ve GİB Merkez Sağlık Kurulu tarafından engellilik indirimi alması uygun görülen kişiler, rapor tarihinden itibaren indirimden faydalanır. Daha önce rapor almış olanlar ise, mevcut raporlarının aynı kurul tarafından onaylanması durumunda başvuru tarihinden itibaren engellilik indiriminden yararlanabilirler.

Gelir Vergisi Kanunu’na göre, engellilik indirimi uygulamasından şu kişiler faydalanabilmektedir:

  • Engelli olarak çalışan ücretli / hizmet erbabı ,
  • Bakmakla yükümlü olduğu engelli birey bulunan ücretli,
  • Engelli serbest meslek erbabı,
  • Bakmakla yükümlü olduğu engelli birey bulunan serbest meslek erbabı

2024 yılı engellilik indirimi tutarları şu şekildedir:

  • Birinci derece engelliler için 6.900 TL
  • İkinci derece engelliler için 4.000 TL
  • Üçüncü derece engelliler için 1.700 TL

İŞYERİNDE AYRIMCILIK YASAĞI VE ENGELLİ ÇALIŞAN HAKLARI

Ayrımcılık yasağı, Türkiye’de 4857 sayılı İş Kanunu ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile güvence altına alınmıştır. Bu kanunlar, işyerlerinde eşit muamele ilkesini benimsemeyi ve ayrımcılığı engellemeyi amaçlar. Ayrıca, Anayasa’nın 10. maddesi de eşitlik ilkesini vurgulayarak, tüm bireylerin eşit haklara sahip olduğunu belirtir. İşyeri ayrımcılık yasağı, işyerlerinde çalışanların eşit haklarla ve fırsatlarla çalışabilmesini sağlamak amacıyla, kişisel özelliklere dayalı ayrımcılığı yasaklayan bir düzenlemedir. Bu yasağın temel amacı, çalışanlar arasında cinsiyet, yaş, ırk, engellilik durumu, din, dil, mezhep, siyasi görüş gibi farklılıklar nedeniyle herhangi bir olumsuz muamele yapılmasının önlenmesidir.

Engelli çalışanlar, özellikle engellilik durumlarına dayanarak ayrımcılığa uğrayamazlar. İşverenler, engelli çalışanlarının işyerindeki erişilebilirlik ihtiyaçlarını karşılamak zorundadır. Engelli çalışanlara, engelli olmayanlarla eşit haklar tanınmalıdır. Engelli bireyler; işe alımda, çalışma koşullarında ve terfilerde herhangi bir ayrımcılığa uğramamalıdır.

Günümüzde engelli bireylere tanınan bazı haklar şunlardır:

  • Erken emeklilik hakkı
  • Yetim maaşı alma
  • Özel izin hakları
  • Gelir vergisi indirimleri
  • Belirli durumlar için nöbet muafiyeti
  • Engel durumuna göre yer değiştirme hakkı
  • Tayin hakkı

ENGELLİ ÇALIŞANLARIN İZİN HAKLARI VE YILLIK İZİN DÜZENLEMELERİ

Engelli çalışanların izin hakları ve yıllık izin düzenlemeleri, Türkiye’de 4857 sayılı İş Kanunu’na ve ilgili yönetmeliklere dayanarak düzenlenmiştir.

Yıllık İzin Süresi: 4857 sayılı İş Kanunu’na göre, yıllık izin süresi en az 14 gündür. Engelli çalışanlar için yıllık izin süresi, genel olarak değişmemekle birlikte bazı durumlarda ek süre verilmesi mümkündür. İşveren, engelli çalışanların sağlık durumu göz önünde bulundurularak yıllık izin süresini artırabilir.

Engelli çalışanların, sağlık durumları nedeniyle daha fazla dinlenmeye ihtiyaç duyabilecekleri dikkate alınarak, işverenler, bu çalışanların izinlerini daha esnek bir şekilde kullanmalarına olanak tanıyabilir. Örneğin, engelli çalışanlar izinlerini daha kısa süreli periyotlar halinde de kullanabilirler.

Ücretsiz İzin Hakkı: Türkiye’de engelli çalışanların ücretsiz izin hakkı, sağlık durumları nedeniyle çalışamadıkları dönemlerde kullanılabilir. Bu izin süresi, çalışanın sağlık durumu ve tedavi ihtiyacına göre belirlenir ve genellikle tedavi sürecine uygun bir süre olarak değerlendirilir. Ayrıca, engelli çalışanların ücretsiz izin süresi genellikle yıllık izin süresine dahil edilir. Bununla birlikte engelli çalışanların ücretsiz izin talebi konusunda işverenlerin makul bir sebep sunmaları gerekmektedir.

ENGELLİ ÇALIŞANLARIN EMEKLİLİK HAKLARI VE ERKEN EMEKLİLİK ŞARTLARI

Türkiye’de engelli çalışanların emeklilik hakları, sosyal güvenlik sistemine dahil olarak normal şartlarda emekli olma hakkına sahip olmalarını sağlar. Ancak, engelli çalışanlar için erken emeklilik hakkı da tanınmıştır. Erken emeklilik için engellilik oranı ve prim gün sayısı belirleyicidir.

Erken Emeklilik Şartları:

  1. Engellilik Oranı: Engelli çalışanın sağlık raporuyla en az %40 engelli olması gerekir.
  1. Sigorta Süresi ve Prim Gün Sayısı:
  • %40-%49 engellilik: 15 yıl sigortalılık süresi ve 3.600 prim günü
  • %50-%59 engellilik: 15 yıl sigortalılık süresi ve 3.600 prim günü
  • %60 ve üzeri engellilik: 15 yıl sigortalılık süresi ve 3.600 prim günü (bazen 4.500 prim günü gerekli)
  1. Yaş İndirimi: Engelli çalışanlar, engellilik oranına bağlı olarak yaş haddinden 5 ila 7 yıl erken emekli olabilirler.

Engelli çalışanlar, sağlık raporuyla engellilik oranlarını SGK’ya bildirdikten sonra, prim gün sayısını tamamladıklarında erken emekli olabilirler.

Kısaca, engelliler için en erken emeklilik süresi 15 yıldır. %60 ve üzeri engellilik oranına sahip bireyler, 15 yıl sigortalı çalışıp 3600 ile 3960 prim günü arasında prim ödeme şartını yerine getirdikleri takdirde emekli olabilirler. Bunun dışında, bir çalışan iş sırasında kaza ya da meslek hastalığı sonucu malul duruma düşer ve bakıma muhtaç hale gelirse, doğrudan emekli olma hakkına sahip olur.

SIKÇA SORULAN SORULAR

Engelli Kotası Nedir? Hangi İşyerleri Engelli Çalıştırmak Zorundadır?

Engelli kotası, işyerlerinde engelli bireylerin istihdamını artırmayı amaçlayan bir düzenlemedir. Türkiye’de, 50 ve üzeri çalışanı olan işyerleri, toplam çalışan sayısının %3’ü kadar engelli çalıştırmak zorundadır. Kamu sektöründe de benzer bir yükümlülük bulunmaktadır. Bu uygulama, engellilerin iş gücüne katılımını teşvik eder ve işverenlere bazı vergi ve sigorta prim teşvikleri sunar.

Engelli Çalışanlar İçin Haftalık Çalışma Saatleri Farklı Mıdır?

Engelli çalışanlar için haftalık çalışma saatleri, İş Kanunu çerçevesinde genellikle genel çalışanlarla aynıdır. Ancak engelli çalışanların sağlık durumuna göre, işverenler tarafından esnek çalışma saatleri, daha az mesai veya uygun çalışma koşulları sağlanabilir. Türkiye’de engelli çalışanlar için özel olarak belirlenmiş haftalık çalışma saati sınırlamaları yoktur. Ancak, engelli çalışanların sağlık durumlarına bağlı olarak işyeri düzenlemeleri yapılabilir. Örneğin, engelli bireylerin ağır iş yüklerinden veya uzun saatlerden korunması amacıyla, daha esnek çalışma saatleri uygulanabilir.

Engelli Çalışanların Yıllık İzin Hakları Diğer Çalışanlardan Farklı Mıdır?

Engelli çalışanların yıllık izin hakları, genel olarak diğer çalışanlarla aynıdır. Türkiye’de engelli çalışanlar da 30 gün yıllık izin hakkına sahiptir. Ancak, bazı durumlarda işveren, engelli çalışanların sağlık durumunu dikkate alarak daha fazla izin verebilir. Yasal olarak, engelli çalışanlar için yıllık izin hakkına dair özel bir düzenleme bulunmamaktadır.

Engelli Çalışan İstifa Ederse Tazminat Alır Mı?

Türkiye’de, engelli işçi istifa ettiğinde tazminat alma hakkına sahiptir. Eğer engelli işçi, işverenin haklarını ihlal ettiğini düşünüyorsa, hukuki yollarla tazminat talep edebilir. Ayrıca, engelli çalışanlar da diğer çalışanlar gibi tüm kıdem tazminatı haklarından yararlanabilir.

Özel Sektörde Çalışan Engellinin Maaşını Kim Öder?

Özel sektör işverenleri, çalıştırdıkları her bir engelli için asgari ücret düzeyindeki sosyal güvenlik primi işveren paylarının tamamını Hazine tarafından karşılanmaktadır. Bu teşvik, engelli istihdamını artırmayı amaçlayan bir destek programıdır.

Engelliler Hangi İşlerde Çalıştırılamaz?

Engelli bireyler, fiziksel olarak ağır işler, tehlikeli ve riskli işler (kimyasal maddelerle çalışma, patlayıcılar vb.), görme veya işitme engelliler için uygun olmayan işler (örneğin sürücülük, güvenlik görevlisi), ve bedenen yorucu işler gibi işlerde çalıştırılamazlar. Bu sınırlamalar, engelli çalışanların sağlığını ve güvenliğini korumak amacıyla uygulanır.

Engelli Personel Günde Kaç Saat Çalışır?

4857 sayılı İş Kanunu’nda engelli işçilere özel bir çalışma saati düzenlemesi yapılmamıştır. Bu nedenle, engelli işçiler de diğer işçiler gibi haftada 45 saat, günde ise 11 saati geçmeyecek şekilde çalıştırılabilirler.

Engelli Çalışan Vergi İndirimi Maaşa Ne Kadar Yansır 2024?

2024 yılı için engelli çalışanlara vergi indirimi uygulaması, çalışanın engellilik derecesine göre belirlenir ve maaşa yansıyan miktar, engellilik derecesine bağlı olarak değişir. 2024 yılı itibariyle engelli çalışanlara yönelik vergi indirimleri şu şekildedir:

  • Birinci derece engelli: 6.900 TL
  • İkinci derece engelli: 4.000 TL
  • Üçüncü derece engelli: 1.700 TL

Bu tutarlar, gelir vergisi üzerinden yapılan indirimlerdir ve maaşa yansıyacak miktar, bu indirimlerin net gelir üzerinden etkisiyle belirlenir. İndirim, çalışanların maaşlarına düzenli olarak yansır ve vergi matrahından düşülerek maaşlarının net miktarını artırır.

Özel Sektörde Kaç Engelli Çalıştırılır?

Özel sektörde engelli çalıştırma zorunluluğu, 50 ve üzeri çalışanı olan işyerleri için geçerlidir. Bu işyerleri, toplam çalışan sayısının en az %3’ü kadar engelli çalıştırmak zorundadır. Yani, 50 ve üzeri çalışanı olan bir işyerinde, engelli çalışan sayısı, işyerinin toplam çalışan sayısının %3’ünü karşılamalıdır.

Engelli Personel Gece Çalışması Yapabilir Mi?

Engelli personel, gece çalışması yapabilir, ancak bu durum iş sağlığı ve güvenliği açısından bazı özel düzenlemelere tabi olabilir. Türkiye’deki 4857 Sayılı İş Kanunu‘na göre, gece çalışması genel olarak sadece kadın çalışanlar için sınırlıdır, engelli çalışanlara özel bir yasak bulunmamaktadır. Ancak, engelli bireylerin sağlık durumlarına bağlı olarak, gece çalışmasının yapılabilirliği doktor raporuna dayalı olarak değerlendirilebilir.

Engelli Çalışanlara Mesai Yapmak Zorunda Mı?

Engelli çalışanlar, mesai yapmak zorunda değillerdir. Türkiye’deki 4857 Sayılı İş Kanunu‘na göre, engelli çalışanların genel çalışma süreleri, diğer çalışanlarla aynıdır. Ancak, engelli bireylerin sağlık durumları göz önünde bulundurularak, işverenler, çalışanlarına daha esnek çalışma saatleri veya ek mesai uygulamaları yapabilir.

Eğer engelli çalışanın sağlık durumu, fazla mesai yapmasına engel oluyorsa, işverenin engelli çalışanın sağlığını koruyacak şekilde düzenlemeler yapması beklenir. Engelli çalışan, sağlık raporu sunarak fazla mesai yapmak zorunda olmadığını belirtebilir.

Engelliler İçin Sigorta Primi Ne Kadar?

Engelliler için sigorta primi, genel sigorta primi oranlarıyla aynıdır. Ancak, özel bir teşvik uygulanmaktadır. Özel sektör işverenleri, engelli çalışanları için asgari ücret üzerinden hesaplanan sosyal güvenlik primi işveren payının tamamını Hazine tarafından karşılanır. Bu teşvik, işverenin mali yükünü azaltarak engelli istihdamını teşvik eder.

Engelli çalışanların sigorta primi, işverenin yaptığı sigorta ödemeleriyle düzenli olarak yatırılır ve engelli çalışanın hakları, diğer çalışanlarla aynı şekilde korunur.

Engelli Çalışanların Erken Emeklilik Hakkı Var Mı? Varsa Şartları Nelerdir?

İster doğuştan engelli olsun, ister işe başladıktan sonra engelli hale gelsin; %40 ve üzeri çalışma gücü kaybı yaşayan tüm engelli çalışanlar erken emeklilik hakkına sahiptir. Malulen emekli olabilmek için ise ilk ve en önemli şart, %60 ve üzeri çalışma gücü kaybı olduğuna dair bir sağlık kurulu raporu almaktır. İkinci şart ise, malullük aylığı alabilmek için kişinin, SGK’ya başvurduğu tarihe kadar en az 1800 gün prim ödemiş olmasıdır.

Engelli Çalışanlar İçin Sağlanan Devlet Teşvikleri Ve İşveren Destekleri Nelerdir?

Engelli çalışanlar için sağlanan devlet teşvikleri ve işveren destekleri şunlardır:

  1. Sosyal Güvenlik Prim Desteği: Özel sektör işverenleri, engelli çalışanlarının sigorta priminin işveren payını Hazine tarafından karşılanır.
  2. Engelli Çalışan Kotası: 50 ve üzeri çalışanı olan işyerleri, toplam çalışan sayısının %3’ü kadar engelli çalıştırmak zorundadır.
  3. Vergi İndirimi: Engelli çalışanlar, Gelir Vergisi Kanunu kapsamında engellilik derecelerine göre vergi indirimi alır.
  4. Erken Emeklilik: Engelli çalışanlar, belirli prim gününü tamamladıktan sonra erken emeklilik hakkına sahip olabilirler.
  5. İşyerinde Düzenleme Desteği: Engelli çalışanların işyerine uyumu için devlet, fiziksel düzenlemeler yapacak işverenlere maddi destek sağlar.

Şeymanur Güney

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Post comment