İÇİNDEKİLER
- NETİCESİ SEBEBİYLE AĞIRLAŞMIŞ SUÇLAR
- NETİCESİ SEBEBİYLE AĞIRLAŞMIŞ SUÇ NEDİR?
- NETİCESİ SEBEBİYLE AĞIRLAŞMIŞ SUÇUN ŞARTLARI NELERDİR?
- NETİCE SEBEBİYLE AĞIRLAŞMIŞ SUÇLARDA KAST, OLASI KAST, KAST-TAKSİR KOMBİNASYONU NEDİR?
- NETİCESİ SEBEBİYLE AĞIRLAŞMIŞ SUÇLARA ÖRNEKLER VE CEZALARI
- NETİCE SEBEBİYLE AĞIRLAŞMIŞ YARALAMA
- NETİCESİ SEBEBİYLE AĞIRLAŞMIŞ SUÇLARA İLİŞKİN YARGITAY KARARLARI
- HARBİYE HUKUK BÜROSU OLARAK CEZA HUKUKUNA YÖNELİK HİZMETLERİMİZ
- SIKÇA SORULAN SORULAR
NETİCESİ SEBEBİYLE AĞIRLAŞMIŞ SUÇLAR
Neticesi sebebiyle ağırlaşmış suç kavramı esas anlamda kişinin suç oluşturmaya uygun fiilinin kastedilenden daha ağır veya başka bir neticeye sebep olmasını açıklamaktadır. Ceza hukuku bağlamında bir fiilin sorumluluk doğurması için kusur bir şart olarak aranmaktadır. Kusurluluk şekillerinden esas olan kasttır ve kast varsa kişi kusurlu olarak kabul edilir. Bunun karşısında taksir ise istisnai bir sorumluluk türü olarak kabul edilmektedir. Neticesi sebebiyle ağırlaşmış suçlar ise Türk Ceza Hukuku sistemimizde kast – taksir kombinasyonu olarak kabul edilmektedir.
NETİCESİ SEBEBİYLE AĞIRLAŞMIŞ SUÇ NEDİR?
Neticesi sebebiyle ağırlaşmış suçlar, Türk Ceza Kanunu’nun 23. maddesinde düzenlenmektedir. Buna göre “Bir fiilin, kastedilenden daha ağır veya başka bir neticenin oluşumuna sebebiyet vermesi halinde, kişinin bundan dolayı sorumlu tutulabilmesi için bu netice bakımından en azından taksirle hareket etmesi gerekir.” denilmiştir.
O halde neticesi sebebiyle ağırlaşmış suçları tanımlamak gerekirse, kasten işlenen bir suçun sonucu olarak meydana gelen başka ya da ağır neticeden failin ancak taksir seviyesinde bir kusurunun varlığı halinde sorumlu tutulabildiği ve temel suça göre daha ağır cezanın verilmesini gerektiren suçlara sonucu nedeniyle ağırlaşmış suç denir.[1] Özetle neticesi sebebiyle ağırlaşmış suçlarda esas olarak kişi suç oluşturan kast içeren bir davranışta bulunmaktadır fakat bu davranış kastedilenden daha ağır veya başka bir sonuç doğurmaktadır.
NETİCESİ SEBEBİYLE AĞIRLAŞMIŞ SUÇUN ŞARTLARI NELERDİR?
Bir fiile neticesi sebebiyle ağırlaşmış suç diyebilmek için o fiilin belirli koşulları sağlaması gerekmektedir. Bu koşullar kümülatif olarak aranmaktadır, dolayısıyla birinin bile olmaması durumunda suça neticesi sebebiyle ağırlaşmış suç demek mümkün olmayacaktır. Türk Ceza Kanunu’nun 23. maddesinde de açıkça gösterildiği üzere neticesi sebebiyle ağırlaşmış suçun şartları şu şekildedir:
- Suçu oluşturan fiile kasten başlanmış olmalıdır.
- Fiil, kastedilenden daha ağır veya başka bir neticeyi oluşturmalıdır.
- Kişinin bu fiilinden dolayı sorumlu tutulabilmesi için kasten gerçekleştirilen ilk hareket ile oluşan daha ağır ya da başka netice arasında nedensellik bağı bulunmalıdır.
- Failin, oluşan ağır ya da başka netice bakımından en azından taksirle hareket etmesi
Bir fiilin neticesi sebebiyle ağırlaşmış suç olarak kabul edilmesi için yukarıda sıralanan dört koşulun bir arada bulunması gerekmektedir. Failin neticesini ve unsurlarını bilerek ve isteyerek işlediği suça “temel suç” denmektedir. Failin temel suçu kasten işlemeye başlaması ilk koşul olarak aranmaktadır. Temel suçun işlenmesi sonucu oluşan ancak failin istemediği daha ağır veya başka sonucun gerçekleşmesiyle birlikte oluşan suça ise “neticesi sebebiyle ağırlaşmış suç” denmektedir.
Temel suç tipini oluşturan hareket ile gerçekleşen daha ağır veya başka netice arasında nedensellik bağı bulunması gerekmektedir. Nedensellik bağı denilen kavram, fiil ile netice arasındaki sebep- sonuç ilişkisini açıklamaktadır. Nedensellik bağının bulunmadığı hallerde netice faile yüklenemez. Çünkü kişinin sebep olmadığı ve oluşum sürecine katılmadığı bir neticeden sorumluluğu söz konusu olamaz.[2] Nedensellik bağının bulunmadığı durumda neticesi sebebiyle ağırlaşmış suç gerçekleşmeyecek ve kişi sadece işlediği suçun temel halinin gerektirdiği ceza ne ise onunla cezalandırılacaktır. Kanun metninde son koşul olarak neticesi sebebiyle ağırlaşmış suçtan sorumluluk için en azından taksirle hareket edilmesi gerektiği belirtilmiştir. O halde failin oluşan daha ağır veya başka netice açısından taksirle veya kastla hareket etmiş olması aranmaktadır.
NETİCE SEBEBİYLE AĞIRLAŞMIŞ SUÇLARDA KAST, OLASI KAST, KAST-TAKSİR KOMBİNASYONU NEDİR?
KAST
Kanun metninde görüldüğü üzere neticesi sebebiyle ağırlaşmış suçlarda fail suç eylemine kasten başlayacaktır. Kast, Türk Ceza Kanunu madde 21 uyarınca da açıklandığı üzere suçun unsurlarını bilerek ve isteyerek işlenmesidir. Hukuk sistemimizde bir suçun oluşması için kastın varlığına bağlı tutulmuştur ve kast temel kusurluluk şekli olarak kabul edilmiştir. Suçun oluşumunda kastın varlığının aranması genel hükümlerde düzenlendiğinden mütevellit özel hükümler kısmında düzenlenen suçların tanımlarında ya da başlıklarda ayrıca fiilin kasten işlenmesi gerektiğine ilişkin açıklamaya gerek yoktur. Kast bilme ve isteme unsurlarından oluşmaktadır, kişinin neticesi sebebiyle ağırlaşmış suçu işleyebilmesi için gereken temel suç fiili bakımından kişi bu suçun unsurlarını bilerek ve isteyerek hareket etmek zorundadır.
OLASI KAST
Neticesi sebebiyle ağırlaşmış suçlar bakımından olası kastın da değerlendirilmesi gerekmektedir. Olası kast, Türk Ceza Kanunu’nun 21’inci maddesinin 2’nci fıkrasında da açıkça düzenlendiği üzere, kişinin suçun tanımında bulunan unsurların gerçekleşebileceğini öngörmesine rağmen fiiline devam etmesi ve fiil sonucu gerçekleşebilecek olası neticeleri kabullenmesi halinde ortaya çıkar. Burada fail, suçun unsurlarının gerçekleşme ihtimali bakımından bilgi sahibi olarak fiili icra etmektedir. Fakat olası kast ile kast arasında belirgin bir fark vardır ki bu da isteme unsurudur. Olası kastta isteme unsuru bulunmamaktadır. Olası kastta fail, suçun unsurlarının gerçekleşebileceğini öngörmekte fakat gerçekleşmesini engellemek yönünde bir uğraş göstermemekte ve gerçekleşmesini kabullenmektedir.
KAST – TAKSİR KOMBİNASYONU
Bazı hallerde kişinin etkili eylemi sonucunda öngörmediği daha ağır veya başka bir netice gerçekleşmektedir. İşte bu durumlara neticesi sebebiyle ağırlaşmış suç denilmek suretiyle bu durumlar ceza kanunlarına bir kusursuz sorumluluk hali olarak girmiş bulunmaktadır. Kusursuz sorumluluk hali Kilise hukukuna ve “versari in re illicita” ilkesine dayanmaktadır.
Bu ilke temel olarak hukuka aykırı davranışı olan kişinin bunun tüm neticelerine katlanması esasına dayanmakta ve böylece oluşan neticeler bakımından kişinin kusurunun varlığı önemli görülmemektedir. Bu yaklaşım sorumluluk bakımından oldukça geniş bir alan yarattığından bu durum uygun illiyet teorisiyle sınırlandırılmaya çalışılmıştır, ki bu da temel ceza hukuku ilkelerden biri olan “kusursuz suç ve ceza olmaz” ilkesine aykırılık oluşturmaktadır. İşbu sebeple de oluşan daha ağır veya başka bir netice bakımından kişinin sorumluluğuna gidilebilmesi için en azından taksirle hareket etmiş olması ve en azından taksir dolayısıyla kusurlu olması aranmaktadır. İşte bu hallerde kast – taksir kombinasyonu oluşmaktadır.
Kast – taksir kombinasyonu içeren neticesi sebebiyle ağırlaşmış suçların yapısı iki kademelidir. Neticesi sebebiyle ağırlaşmış suçların birinci kademesinde kasten işlenmiş olan temel suç, ikinci kademede ise en azından taksir derecesinde kusurla sebebiyet verilmiş daha ağır veya başkaca neticenin oluşması yer almaktadır. Bu doğrultuda ceza hukuku doktrininde neticesi sebebiyle ağırlaşmış suçlara karma suçlar da denilmektedir.
NETİCESİ SEBEBİYLE AĞIRLAŞMIŞ SUÇLARA ÖRNEKLER VE CEZALARI
- Neticesi Sebebiyle Ağırlaşmış Cinsel Saldırı Suçu (TCK md. 102/4)
TCK md. 102/4: “Cinsel saldırı için başvurulan cebir ve şiddetin kasten yaralama suçunun ağır neticelerine neden olması hâlinde, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.”
- Neticesi Sebebiyle Ağırlaşmış Çocuğun Cinsel İstismarı Suçu (TCK md. 103/6)
TCK md. 103/5: “Cinsel istismar için başvurulan cebir ve şiddetin kasten yaralama suçunun ağır neticelerine neden olması hâlinde, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.”
TCK md. 103/6: “Suç sonucu mağdurun bitkisel hayata girmesi veya ölümü hâlinde, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına hükmolunur.”
- Neticesi Sebebiyle Ağırlaşmış Yardım Veya Bildirim Yükümlülüğünün Yerine Getirilmemesi Suçu (TCK md. 98/2)
TCK md. 98/2: “Yardım veya bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi dolayısıyla kişinin ölmesi durumunda, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.”
- Neticesi Sebebiyle Ağırlaşmış Çocuk Düşürtme Suçu (TCK md. 99/3-4)
TCK md. 99/3: “Birinci fıkrada yazılı fiil kadının beden veya ruh sağlığı bakımından bir zarara uğramasına neden olmuşsa, kişi altı yıldan oniki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır; fiilin kadının ölümüne neden olması halinde, onbeş yıldan yirmi yıla kadar hapis cezasına hükmolunur”
TCK md. 99/4: “İkinci fıkrada yazılı fiil kadının beden veya ruh sağlığı bakımından bir zarara uğramasına neden olmuşsa, kişi üç yıldan altı yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır; fiilin kadının ölümüne neden olması halinde, dört yıldan sekiz yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.”
- Neticesi Sebebiyle Ağırlaşmış Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Bırakma Suçu (TCK md. 109/4-6)
TCK md. 109/4: “Bu suçun mağdurun ekonomik bakımdan önemli bir kaybına neden olması halinde, ayrıca bin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur.”
TCK md. 109/6: “Bu suçun işlenmesi amacıyla veya sırasında kasten yaralama suçunun neticesi sebebiyle ağırlaşmış hallerinin gerçekleşmesi durumunda, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.”
- Neticesi Sebebiyle Ağırlaşmış İftira Suçu (TCK md. 267/3-4-5-6)
TCK md. 267/3: “Yüklenen fiili işlemediğinden dolayı hakkında beraat kararı veya kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş mağdurun aleyhine olarak bu fiil nedeniyle gözaltına alma ve tutuklama dışında başka bir koruma tedbiri uygulanmışsa, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarı oranında artırılır.”
TCK md. 267/4: “Yüklenen fiili işlemediğinden dolayı hakkında beraat kararı veya kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş olan mağdurun bu fiil nedeniyle gözaltına alınması veya tutuklanması halinde; iftira eden, ayrıca kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçuna ilişkin hükümlere göre dolaylı fail olarak sorumlu tutulur.”
TCK md. 267/5: “Mağdurun ağırlaştırılmış müebbet hapis veya müebbet hapis cezasına mahkûmiyeti halinde, yirmi yıldan otuz yıla kadar hapis cezasına; (…)93 hükmolunur.”
TCK md. 267/6: “Mağdurun mahkûm olduğu hapis cezasının infazına başlanmış ise, beşinci fıkraya göre verilecek ceza yarısı kadar artırılır.”
- Neticesi Sebebiyle Ağırlaşmış Bilişim Sistemine Girme Suçu (TCK md. 243/3)
TCK md. 243/3: “Bu fiil nedeniyle sistemin içerdiği veriler yok olur veya değişirse, altı aydan iki yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.”
NETİCE SEBEBİYLE AĞIRLAŞMIŞ YARALAMA
Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçu, Türk Ceza Kanunu’nda bağımsız bir suç olarak düzenlenmeyip kasten yaralama suçunun neticesi sebebiyle ağırlaşmış hali olarak düzenlenmiştir. Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçu Türk Ceza Kanunu madde 87 hükmünde düzenlenmiştir. Buna göre;
(1) Kasten yaralama fiili, mağdurun;
- a) Duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına,
- b) Konuşmasında sürekli zorluğa,
- c) Yüzünde sabit ize,
- d) Yaşamını tehlikeye sokan bir duruma,
- e) Gebe bir kadına karşı işlenip de çocuğunun vaktinden önce doğmasına,
Neden olmuşsa, yukarıdaki maddeye göre belirlenen ceza, bir kat artırılır. Ancak, verilecek ceza, birinci fıkraya giren hallerde üç yıldan, üçüncü fıkraya giren hallerde beş yıldan az olamaz.
(2) Kasten yaralama fiili, mağdurun;
- a) İyileşmesi olanağı bulunmayan bir hastalığa veya bitkisel hayata girmesine,
- b) Duyularından veya organlarından birinin işlevinin yitirilmesine,
- c) Konuşma ya da çocuk yapma yeteneklerinin kaybolmasına,
- d) Yüzünün sürekli değişikliğine,
- e) Gebe bir kadına karşı işlenip de çocuğunun düşmesine,
Neden olmuşsa, yukarıdaki maddeye göre belirlenen ceza, iki kat artırılır. Ancak, verilecek ceza, birinci fıkraya giren hallerde beş yıldan, üçüncü fıkraya giren hallerde sekiz yıldan az olamaz.
(3) (Değişik: 6/12/2006 – 5560/4 Md.) Kasten yaralamanın vücutta kemik kırılmasına veya çıkığına neden olması halinde, yukarıdaki maddeye göre belirlenen ceza, kırık veya çıkığın hayat fonksiyonlarındaki etkisine göre, yarısına kadar artırılır.
(4) Kasten yaralama sonucunda ölüm meydana gelmişse, yukarıdaki maddenin birinci fıkrasına giren hallerde sekiz yıldan on iki yıla kadar, üçüncü fıkrasına giren hallerde ise on iki yıldan on sekiz yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
4 fıkra olarak düzenlenen neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçunun işlenmesi bakımından fiilin icrai veya ihmali davranışla işlenip işlenmemesinin bir önemi bulunmamaktadır. Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçunda; başlangıçtaki yaralama fiili kast ile gerçekleştirilmekle birlikte gerçekleşen daha ağır veya başkaca netice bakımından en azından taksirle hareket edilmiş olması gerekmektedir. Nitekim başlangıçtaki fiil ile netice arasında nedensellik bağının bulunması da bir zorunluluktur.
Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçu, kasten yaralama suçunun neticesi sebebiyle ağırlaşmış halidir. TCK Md. 87 uyarınca da atfedildiği üzere öncelikle TCK 86 kasten yaralama bakımından cezanın belirlenmesi, sonrasında TCK 87 uyarınca neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama bakımından cezanın artırılması şeklinde cezalandırma yoluna gidilmesi gerekmektedir.
Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçunu düzenleyen TCK 87 hükmünün 1. ve 2. fıkrasında düzenlenen neticesi sebebiyle ağırlaşmış haller, aralarında seçimlik olarak düzenlenmişlerdir. Kasten yaralama sonucu neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralamayı düzenleyen TCK Md. 87 hükmünde bulunan 1. fıkradaki sonuçlardan birkaçı bir arada gerçekleştiyse burada cezada tek artırım yapılacaktır. Fakat 1. fıkradaki sonuçlarla birlikte 2. veya 3. fıkradaki sonuçlardan biri de gerçekleşirse bu durumda bunların en ağır olan yaptırıma göre cezada artırım yapılmalıdır.
TCK Md. 87/4 hükmünde düzenlenen kasten yaralama sonucunda ölüm neticesi bakımından ise TCK Md. 86 hükmüne yapılan bir atıf bulunmamaktadır. TCK Md. 87 hükmünün gerekçesinde de belirtildiği üzere kasten yaralama fiili sonucunda öngörülmemiş olmasına rağmen ölüm neticesi meydana geldiyse, burada bir neticesi sebebiyle ağırlaşmış suç bulunur ve bu durumda TCK Md. 85 hükmünde düzenlenen taksirle öldürme suçundan bahsetmek gerekmektedir.
NETİCESİ SEBEBİYLE AĞIRLAŞMIŞ SUÇLARA İLİŞKİN YARGITAY KARARLARI
“Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/5352 E., 2022/5968 K.
Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hükümler sanık müdafi, suça sürüklenen çocuk ve müdafi tarafından temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık …’nin, katılan …’a yönelik neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama, suça sürüklenen çocuk …’in, katılanlar … ve …’a yönelik neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç nitelikleri tayin edilmiş,
cezayı azaltıcı takdiri indirim sebeplerinin nitelikleri ve derecesi takdir kılınmış, sanık ve suça sürüklenen çocuk savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre bozma ilamına uyularak verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafinin, sanığın atılı suçu işlemediğine, lehe hususların değerlendirilmediğine, beraatine, suça sürüklenen çocuk ve müdafinin, suça sürüklenen çocuğun suçu işlemediğine, ceza tayin edilmesinin hatalı olduğuna yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak ONANMASINA, 30.06.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.
“Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2012/11381 E., 2014/8840 K.
Sanık … hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan verilen beraat ve neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelemesinde;
Delillerle iddia ve savunma, duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş beraati ve sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan, katılanın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan verilen beraat ile neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan verilen mahkûmiyet hükümlerinin ONANMASINA,
Sanık … hakkında neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelemesinde;
Delillerle iddia ve savunma, duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan, sanık …’in yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 26.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.”
HARBİYE HUKUK BÜROSU OLARAK CEZA HUKUKUNA YÖNELİK HİZMETLERİMİZ
Harbiye Hukuk Bürosu olarak ceza hukuku alanında kapsamlı ve uzmanlaşmış bir kadroyla müvekkillerimize her türlü ceza davasında incelikli bir ceza avukatı hizmet sunmaktayız. Bu ceza davası sürecinde müvekkillerimizi hakları bakımından detaylı olarak bilgilendirirken, uzman kadromuzla bu hakları korumak adına etkili bir savunma stratejisi ile ilerlemekte ve bu süreçte hukukun gereklerini göz önünde bulundurarak müvekkillerimize adil bir yargılama imkânı sağlamayı amaçlamaktadır. Dava süreci konusunda müvekkilleri her aşama bilgilendirmekle ve donanımlı bir rehberlik sunmakla, müvekkillerimize bekledikleri desteği ve bilgilendirmeyi sağlamaktayız.
SIKÇA SORULAN SORULAR
Neticesi sebebiyle ağırlaşmış suç olası kastla işlenebilir mi?
Olası kastla işlenen suçlarda fail suçun unsurlarının gerçekleşebileceğini öngörmesine rağmen bunu kabullenmek suretiyle fiili işlemektedir. Fail başlangıçta icrasına başladığı ve unsurlarını bilerek ve isteyerek işlediği temel suç bakımından kasten, daha ağır veya başka netice- yani neticesi sebebiyle ağırlaşmış suç – bakımından olası kastla hareket etmekteyse, bu durumda icra edilen fiilin bütün neticelerinden doğrudan sorumlu olmalıdır. O halde kişi kastettiği suçtan daha ağır ve başka bir neticenin gerçekleşeceğini öngörmesine rağmen bu neticenin gerçekleşmesini engellemeyerek adeta neticeyi kabul ederek fiilini tamamlamışsa, burada kişinin olası kastla hareket ettiği ve dolayısıyla gerçekleşen daha ağır veya başkaca neticeden yani neticesi sebebiyle ağırlaşmış suçtan doğrudan sorumlu tutulmalıdır.
Neticesi sebebiyle ağırlaşmış suç kaç yıl?
Neticesi sebebiyle ağırlaşmış suçlar bakımından stabil bir cezalandırma süresi öngörülmemiştir. Neticesi sebebiyle ağırlaşmış suçlar Türk Ceza Kanunu’nda açıkça öngörülmekle birlikte, temel suç tipine verilen cezanın artırılması suretiyle cezalandırmaları gerçekleştirilmektedir. Her suç bakımından ayrı bir neticesi sebebiyle ağırlaşmış suç düzenlemesi bulunmamaktadır. Düzenlenen neticesi sebebiyle ağırlaşmış suçlar bakımından ise cezanın ne oranda artırılacağı ve ne tür bir ceza olacağı ise Türk Ceza Kanunumuzda açıkça yazmaktadır. Örneğin neticesi bakımından ağırlaşmış cinsel saldırı suçu bakımından TCK md.102/4 düzenlemesi uyarınca “Cinsel saldırı için başvurulan cebir ve şiddetin kasten yaralama suçunun ağır neticelerine neden olması hâlinde, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.” denilmek suretiyle ceza belirlenmiştir. Ankara Avukat
Neticesi sebebiyle ağırlaşmış suça teşebbüs mümkün müdür?
Teşebbüs kurumu TCK Md. 35/1’de düzenlenmektedir. Buna göre “Kişi, işlemeyi kastettiği bir suçu elverişli hareketlerle doğrudan doğruya icraya başlayıp da elinde olmayan nedenlerle tamamlayamaz ise teşebbüsten dolayı sorumlu tutulur.” denilmiştir. Bir fiilin teşebbüs olarak kabul edilebilmesi için belirli şartları barındırması gerekmektedir. Bu şartlar:
- Kasten icra edilebilen bir suçun işlenmek istenmesi
- Gerçekleştirilen fiilin icra hareketi olarak nitelendirilebilmesi
- Gerçekleştirilen fiilin kanunun yasakladığı fiili icra etmeye elverişli olması
- Kişinin elinde olmayan sebeplerle icra hareketlerini tamamlayamaması ya da tamamlamasına rağmen neticenin gerçekleşmemesi
Neticesi sebebiyle ağırlaşmış suçlar bakımından ayrıca bir TCK düzenlemesi bulunmamaktadır. Neticesi sebebiyle ağırlaşmış suçlar bakımından teşebbüs konusuna bakmak gerekirse burada manevi unsurları bakımından değerlendirme yapmak gerekmektedir. Neticesi sebebiyle ağırlaşmış suçlarda “kast – taksir, kast – bilinçli taksir” ve “kast – olası kast” kombinasyonlarından birinin varlığı halinde neticesi sebebiyle ağırlaşmış suça teşebbüs mümkün değildir. Çünkü teşebbüs için failin, neticeye yönelik bir iradeyle hareket etmesi gerekir. Fakat fail hareketini doğrudan kastla icra edebiliyorsa, bu durumda neticesi sebebiyle ağırlaşmış suça teşebbüs mümkün olacaktır.
Netice suçları nedir?
Neticeye göre suçlar sırf hareket suçları – neticeli suçlar ve kalkışma suçları olarak tasnif edilir.
- Sırf hareket suçları: Bu tip suçlar sadece suçu oluşturacak hareketin gerçekleştirilmesiyle tamamlanır, tamamlanması için neticenin gerçekleşmesine gerek yoktur. Bu sebeple doktrinde bu suç tipini neticesiz suçlar olarak adlandıran bir kesim de vardır.
- Neticeli suçlar: Bu tip suçlarda ise hareket ile netice, yer ve zaman veya zaman ve nedensellik bağı bakımından birbirinden ayrılabilmektedir. Yani suç hareketi bir yerde netice başka bir yerde veya netice belirli bir zaman sonra gerçekleşmektedir.
- Kalkışma suçları: Bu tip suçlarda ise suçun teşebbüste kalmış olmasına bakılmaksızın sanki suç tamamlanmış gibi yaptırım uygulanmaktadır. Yani suçun teşebbüste kalan hali veya tamamlanmış hali arasında yaptırım farkı bulunmamaktadır.
Burun kırmanın cezası ne kadardır?
Burun kırma, ceza hukuku bakımından kasten yaralamanın neticesi sebebiyle ağırlaşmış suç halidir. Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçu TCK Md. 87’de düzenlenmekle birlikte burun kırmaya ilişkin hüküm TCK Md. 87/3’tür. Buna göre “Kasten yaralamanın vücutta kemik kırılmasına veya çıkığına neden olması halinde, yukarıdaki maddeye göre belirlenen ceza, kırık veya çıkığın hayat fonksiyonlarındaki etkisine göre, yarısına kadar artırılır.” denilmektedir. O halde burun kırma bir neticesi sebebiyle ağırlaşmış suç olduğundan, bu durumda verilecek ceza yarısı oranında artırılarak uygulanmaktadır.
Kemik kırığına neden olmanın cezası nedir?
Kemik kırığına neden olma bir tür neticesi sebebiyle ağırlaşmış suç türüdür. Kemik kırığına neden olma, kasten yaralamanın neticesi sebebiyle ağırlaşmış suç hali olarak kabul edilir. Buna ilişkin hüküm ise TCK Md. 87/3’tür. Madde hükmüne göre “Kasten yaralamanın vücutta kemik kırılmasına veya çıkığına neden olması halinde, yukarıdaki maddeye göre belirlenen ceza, kırık veya çıkığın hayat fonksiyonlarındaki etkisine göre, yarısına kadar artırılır.” Bu durumda neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama türü olarak kemik kırığına neden olan bir kişiye uygulanacak ceza, yarısı oranında artırılacaktır.
Beyza Sultan TÜRKMEN
[1] Bengünur Kavlu, “Sonucu Nedeniyle Ağırlaşmış Suçlar”, 21. Yüzyılda Eğitim ve Toplum, 9/26 (2020): 580.
[2] Artuk, M. E., & Gökcen, A. (2023). Ceza hukuku: Genel hükümler (15. basım,). Adalet Yayınevi