VELAYET NEDİR?
Velayet; küçüklerin veya ergin kısıtlı ergin çocukların her türlü bakım,eğitim,barınma,beslenme gibi fiziksel ve sosyal ihtayaçlarının karşılanması yanında; her bakımdan korunmaları açısından ana-babaya verilen hak yatki ve yükümlülükleri kapsar.
“Ebeveynlerin velayet hakları (sorumlulukları) ifadesi, özellikle çocuğu bakıp gözetmek, çocukla kişisel ilişki kurup sürdürmek ve çocuğa eğitimini, barınmasını sağlamak, yasal temsilciliğini yapmak ve mal varlığını yönetmek suretiyle, çocuğun manevi ve maddi esenlik ve refahını güvence altına almayı amaçlayan bir ödevler ve yetkiler toplamıdır”. (Gemalmaz, 2002)
Türk Medeni Kanunu’na göre evlilik devam ettiği sürece anne ve baba velayeti birlikte kullanırlar.Üyesi bulunduğumuz milletlerarası sözleşmelerde ,iç hukuktaki mahkemelerde,idari kuruluşlarda,sosyal yardım kuruluşlarında,yasama organları tarafından yapılan bütün düzenleme ve faaliyetlerde çocuğun üstün yararı göz önünde bulundurulur.
Velayet anne ve babaya çocukların üçüncü kişilere karşı temsil yetkisi verir.Yani anne-baba üçüncü kişilere karşı çocukların yasal temsilcisidir.
Velayet kişiye sıkı sıkı bağlı haklardandır.Başkasına devredilemez ve bu haktan feragat edilemez.
VELAYETTE ÇOCUĞUN ÜSTÜN YARARI
Çocuğun üstün yararı: Çocuğun gelişimsel süreci içerisinde her türden ihtiyacının mümkün olan en iyi seviyede karşılanacağı seçeneğin oluşturulması veya tercih edilmesidir. Velayet ebeveynler için değil çocuğun yararı içindir.Bu nedenle hem iç hukukta hem uluslararası hukukta velayet hususunda çocuğun üstün yararı esas alınmıştır.
BOŞANMADA VELAYET
Hukuk sistemimize göre boşanmadan sonra velayet anne- babadan birine verilir.Yani birlikte velayet söz konusu değildir.Türk Medeni Hukuku’nun boşanmaya bağladığı sonuçlardan biri de çocuğun velayetinin kime bırakılacağıdır.Boşanma davasına bakan hakimin çocuğun velayetinin kime bırakılacağını ayrıca değerlendirip hükme bağlaması gerekir.
Boşanmanın anlaşmalı olması halinde tarafların anlaşma protokolünde mutabık olduğu hususlardan biri de çocukların velayetidir. Ancak bu hususta hakim protokole bağlı kalmak zorunda değildir.Yine burada da çocuğun üstün yararı gözetilerek velayet verilir.Çekişmeli boşanmalarda da yine hakimin takdir yetkisi altındadır.
Hakim burada 4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş Görev Ve Yargılama Usulüne Dair Kanunun 5. Maddesine göre mahkeme bünyesinde bulunan uzmanlardan görüş alabilir. Yine taraflar da HMK madde 293’e göre mahkemeye uzman görüşü sunabilir.
Uzmanlar tarafından yapılan ve mahkemenin takdirine sunulan
değerlendirmelerde dikkate alınan başlıca etkenleri izleyen şekilde sıralamak mümkündür (Taşkın, 2006):
- Çocuğun yaşı
- Tarafların çocuğa yönelik geçmiş davranışları
- Tarafların çocuğa bakma açısından uygun özelliklere sahip olması
- Çocuğun alıştığı ortamın korunması
- Varsa kardeşlerin ayrılmaması
- Çocuğa iyi bir aile ortamı sağlanması
- Çocuğun diğer tarafla kişisel ilişkisinin gözetilecek olması
- Çocuğun görüşü
Sonuç olarak boşanmış kişilerin çocuklarının velayetinin kimde olması hususunda temel hareket noktası çocuğun üstün yararıdır.Bu konuda hakimin vereceği kararda uzman görüşü oldukça önemlidir.