Ceza HukukuSAHTELİĞİ SABİT OLUNCAYA KADAR GEÇERLİ OLAN BELGE NEDİR

Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 204. maddesi, resmi belgede sahtecilik suçunu düzenlerken, maddenin 3. fıkrasında “kanun hükmü gereği sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli olan belgeler” kavramına yer vermiştir. Bu fıkraya göre, kanunen geçerli kabul edilen bir belgenin sahteliğinin ortaya çıkması durumunda, failin alacağı ceza yarısı oranında artırılır. Bu düzenleme, belirli belgelerin ispat gücüne duyulan güveni korumayı ve belgelerin sahte düzenlenmesini önlemeyi amaçlar.

TCK 204/3’ÜN UYGULAMA AMACI NEDİR?

TCK m.204/3, delil niteliği daha güçlü olan ve toplumda yüksek bir güvene sahip resmi belgelerin daha fazla korunması gerektiği düşüncesine dayanmaktadır. Bu belgeler, hukuki işlemlerde kesin delil olarak kabul edildiğinden, sahteciliğe konu olmaları durumunda ağırlaştırılmış cezalar öngörülmüştür.

AKSİ SABİT OLUNCAYA KADAR GEÇERLİ BELGELERDEN FARKI

TCK m.204/3’te yer alan “sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli olan belgeler” ifadesi, “aksi sabit oluncaya kadar geçerli belgeler” kavramından ayrılmaktadır.
• Sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli belgeler: Kanun gereği tam bir güvenilirliğe sahip olan ve kesin delil niteliği taşıyan belgelerdir. Bu belgelerin sahteliği yalnızca kesinleşmiş bir yargı kararıyla ortaya çıkarılabilir.
• Aksi sabit oluncaya kadar geçerli belgeler: Delil niteliği taşır, ancak başka bir belgeyle aksinin ispat edilmesi mümkündür.

TCK M.204/3 KAPSAMINA GİREN BELGELER NELERDİR?

TCK m.204/3 kapsamına giren belgeler, kanunlarda açıkça sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli olduğu belirtilen belgelerdir. Örnek olarak:
• Mahkeme ilamları (6100 sayılı HMK m.204/1),
• Düzenleme şeklindeki noterlik senetleri (1512 sayılı Noterlik Kanunu m.82),
• İlam niteliğindeki belgeler (2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu m.38),
• Duruşma tutanakları (5271 sayılı CMK m.222),
• Seçim kurulları tarafından düzenlenen tutanaklar (298 sayılı Kanun m.178),
• Sayıştay ilamları (6085 sayılı Sayıştay Kanunu m.62 ve m.63).

NOTER BELGELERİNİN KAPSAMI

Noter tarafından düzenlenen belgeler, genellikle sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli belge olarak kabul edilir. Ancak burada bir ayrım yapılmaktadır:
• Düzenleme şeklindeki noter belgeleri: Tamamen noter tarafından oluşturulan belgelerdir ve TCK m.204/3 kapsamındadır.
• Onaylama şeklindeki belgeler: Belgenin yalnızca noter tarafından onaylandığı durumlarda, belge içeriği değil, yalnızca noter onay kısmı TCK m.204/3’e tabidir.

ÖRNEKLERLE BELGE TÜRLERİ

1. İmza Sirküleri ve İmza Beyannameleri:
Noter tarafından düzenlenen imza sirküleri veya imza beyannameleri, sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli belge niteliğindedir. Bu tür belgelerin sahteciliği durumunda, TCK m.204/3 uyarınca ceza artırılır.
2. Satış Vaadi Sözleşmesi:
Noterlikte düzenlenen satış vaadi sözleşmeleri, kesin delil niteliğindedir ve aynı şekilde korunur.
3. Mahkeme Kararları ve İlamlar:
Mahkeme ilamlarının TCK m.204/3 kapsamında değerlendirilebilmesi için kesinleşmiş olması gerekir.

SAHTECİLİĞİN TESPİTİ VE BELGENİN GEÇERLİLİĞİ

Sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli belgelerin delil niteliğini kaybetmesi, yalnızca mahkeme kararıyla mümkündür. Bu durum, belgenin hukuki işlemlerde güvenilirliğini artırır.

SAHTELİĞİ SABİT OLUNCAYA KADAR GEÇERLİ BELGELERDE ZAMANAŞIMI

Bu tür belgelerde sahtecilik suçunun cezai yaptırımı artırıldığından, zamanaşımı süreleri de farklılık göstermektedir:
• TCK m.204/3 kapsamında temel ceza 3 ila 7 yıl 6 ay arasında belirlendiği için olağan dava zamanaşımı 15 yıldır.
• Zamanaşımı kesintiye uğradığında, olağanüstü zamanaşımı süresi 22 yıl 6 aya kadar uzayabilir.

YARGITAY KARARLARI IŞIĞINDA UYGULAMA

Yargıtay, sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli belgelerle ilgili birçok kararında bu belgelerin taşıdığı yüksek ispat gücüne dikkat çekmiştir.
• Yargıtay 11. Ceza Dairesi, 08.02.2024 tarihli kararı:
Sanığın, imza sirkülerinde sahtecilik yaptığı iddiasında, belgenin TCK m.204/3 kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine hükmetmiş ve cezanın artırılması gerektiğini belirtmiştir.
• Yargıtay 26.12.2023 tarihli kararı:
Noter belgelerinin sahtecilik suçunda zamanaşımı süreleri açısından farklılık yaratabileceği vurgulanmıştır.

RESMİ BELGEDE SAHTECİLİK SUÇUNUN TANIMI VE YASAL DÜZENLEMESİ

Resmi belgede sahtecilik suçu, Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 204. maddesinde düzenlenmiş olup, kamu düzenini ve belgelere duyulan güveni koruma amacı taşır. TCK m.204/1’e göre; “Bir resmi belgeyi sahte olarak düzenleyen, gerçek bir resmi belgeyi başkalarını aldatacak şekilde değiştiren veya sahte resmi belgeyi kullanan kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.” Bu düzenleme ile resmi belgelerin taşıdığı hukuki değerin korunması hedeflenmiştir.

RESMİ BELGEDE SAHTECİLİK SUÇUNUN UNSURLARI

Resmi belgede sahtecilik suçu, seçimlik hareketli bir suçtur ve şu üç temel eylemle işlenebilir:
1. Resmi belgeyi sahte olarak düzenlemek: Kamu görevlisinin görevini kötüye kullanarak veya kişi tarafından belgeyi tamamen sahte olarak oluşturması.
2. Gerçek bir resmi belgeyi aldatıcı şekilde değiştirmek: Mevcut bir resmi belge üzerinde yapılan değişikliklerle belgenin orijinal haliyle uyumsuz hale getirilmesi.
3. Sahte resmi belgeyi kullanmak: Sahte olduğunu bilerek bir resmi belgenin kullanılması.

Belirtilen seçimlik hareketlerden herhangi birinin gerçekleşmesi, suçun oluşumu için yeterlidir. Sahte olarak düzenlenen veya değiştirilen belgenin kullanılması gerekmemektedir; ancak belgenin hukuki bir değer taşıması ve iğfal kabiliyeti (aldatma yeteneği) bulunması şarttır.

RESMİ BELGE NEDİR?

Resmi belge, kamu görevlisi tarafından görev gereği düzenlenen ve belirli şekil şartlarını taşıyan belgedir. Yargıtay Ceza Genel Kurulu, bir belgenin resmi belge sayılabilmesi için şu unsurları aramaktadır:
• Belgenin kamu görevlisi tarafından düzenlenmiş olması,
• Kamu görevlisinin görev yetkisi dâhilinde belgeyi oluşturması,
• Belgenin yasal dayanağına ve zorunlu şekil şartlarına uygun olması.

Bu kriterlerden birinin eksikliği durumunda belge, resmi belge olarak değerlendirilemez ve resmi belgede sahtecilik suçu oluşmaz.

İĞFAL KABİLİYETİ NEDİR?

İğfal kabiliyeti, sahte bir belgenin, gerçek bir belge olduğuna dair aldatıcı nitelik taşımasıdır. İlk bakışta sahte olduğu anlaşılan belgeler, aldatma yeteneği taşımadıkları için sahtecilik suçunun konusunu oluşturmaz. Doktrinde, iğfal kabiliyetinin resmi belgede sahtecilik suçunun tüm seçimlik hareketleri için arandığı belirtilmektedir.

FOTOKOPİ VE BENZERİ BELGELERDE SAHTECİLİK SUÇU

Resmi belgede sahtecilik suçu, hukuki bir önem taşımayan fotokopi belgeler üzerinde işlenemez. Yargıtay kararları, onaysız fotokopi belgelerin resmi belge sayılmayacağı yönündedir. Ancak, onaylı fotokopiler, resmi belge olarak değerlendirilebilir ve sahtecilik suçu konusu olabilir. Aynı şekilde, faks ve e-posta çıktıları, resmi belge niteliği taşımadığı için sahtecilik suçu kapsamına girmez.

RESMİ BELGEDE SAHTECİLİK SUÇUNUN CEZASI

Türk Ceza Kanunu’nun 204. maddesi, resmi belgede sahtecilik suçuna 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası öngörmektedir. Eğer bu suç bir kamu görevlisi tarafından görevi kötüye kullanılarak işlenmişse, ceza 3 yıldan 8 yıla kadar artırılır (TCK m.204/2).

RESMİ BELGEDE SAHTECİLİK SUÇUNUN ÖZEL BELGEYLE FARKI

Resmi belgede sahtecilik suçuyla özel belgede sahtecilik suçu arasında önemli farklar bulunmaktadır. Resmi belge, kamu görevlisi tarafından düzenlenirken, özel belge, kişiler arasında oluşturulan ve hukuki değer taşıyan bir belgedir. Özel belgede sahtecilik suçu TCK m.207’de düzenlenmiştir ve daha düşük cezalara tabidir.

SAHTECİLİK SUÇUNDA YARGITAY KARARLARI

1. Onaysız Fotokopi Belgeler: Yargıtay, onaysız fotokopi belgelerin resmi belge niteliği taşımadığına karar vermiştir. Bu nedenle, bu tür belgelerde sahtecilik suçundan bahsedilemez.
2. İğfal Kabiliyeti: Sahte düzenlenen belgelerin ilk bakışta sahte olduğunun anlaşılması durumunda, sahtecilik suçunun oluşmadığı yönünde Yargıtay kararları bulunmaktadır.
3. Faks ve E-posta Çıktıları: Yargıtay, bu tür çıktıları resmi belge olarak kabul etmemekte ve bu belgeler üzerinde sahtecilik suçunun işlenemeyeceğini belirtmektedir.

SONUÇ VE ÖNERİLER

Resmi belgede sahtecilik suçu, kamu düzeni ve güvenini korumak amacıyla düzenlenmiş önemli bir suç tipidir. Bu suçun oluşabilmesi için belgelerin resmi nitelikte olması ve aldatıcı özellik taşıması gerekmektedir. Suçun işlendiği iddiasıyla karşılaşılması durumunda, uzman bir ceza avukatından hukuki destek alınması sürecin doğru yönetilmesi açısından kritik öneme sahiptir.

SAHTELİĞİ SABİT OLUNCAYA KADAR GEÇERLİ OLAN BELGE NEDİR

SAHTELİĞİ SABİT OLUNCAYA KADAR GEÇERLİ OLAN BELGE NEDİR

SIKÇA SORULAN SORULAR

Resmi belgede sahtecilik suçunun cezası nedir?

TCK m.204’e göre, 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası öngörülmektedir. Kamu görevlisi tarafından işlenirse ceza 3 yıldan 8 yıla kadar çıkabilir.

Fotokopi belgelerde sahtecilik suçu işlenebilir mi?

Hayır, onaysız fotokopiler resmi belge olarak kabul edilmediği için sahtecilik suçu işlenemez.

Resmi belge sayılabilmesi için hangi şartlar gereklidir?

Belgenin kamu görevlisi tarafından, görevi gereği düzenlenmesi, yasal dayanağa uygun ve zorunlu şekil şartlarını taşıması gerekir.

 Sahte resmi belgeyi kullanan kişi de suç işler mi?

Evet, sahte olduğunu bilerek belgeyi kullanan kişi de resmi belgede sahtecilik suçundan sorumlu tutulur.

Faks veya e-posta çıktıları sahtecilik suçu oluşturur mu?

Hayır, bu tür belgeler resmi belge sayılmadığından sahtecilik suçu işlenemez.

Hangi belgeler sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli belge sayılır?

Mahkeme ilamları, noter düzenleme senetleri, seçim tutanakları ve Sayıştay ilamları bu kapsamda değerlendirilir.

Sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli belge ile aksi sabit oluncaya kadar geçerli belge arasındaki fark nedir?

Sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli belgeler, kesin delil niteliği taşır ve yalnızca mahkeme kararıyla sahteliği ispatlanabilir. Aksi sabit oluncaya kadar geçerli belgeler ise başka belgelerle çürütülebilir.

Noter onaylı belgeler bu kapsama girer mi?

Noter tarafından düzenlenen belgeler bu kapsama girerken, noter onaylı belgelerin yalnızca imza ve tarih kısmı bu kapsama alınır.

Zamanaşımı süresi ne kadar?

Bu tür belgelerde sahtecilik suçu için olağan zamanaşımı süresi 15 yıl, olağanüstü zamanaşımı süresi 22 yıl 6 aydır.

Mahkeme ilamlarının bu kapsama girmesi için ne gerekir?

Mahkeme ilamlarının kesinleşmiş olması gereklidir.

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Post comment